ŞİNKĪTÎ, Muhammed Habîbullah

(محمّد حبيب الله الشنقيطي)

Ebü’l-Mevâhib Muhammed Habîbullāh b. Abdillâh b. Ahmed Mâye’bâ el-Cekenî eş-Şinkītî (1878-1944)

Moritanyalı hadis âlimi.

Moritanya’nın Havzulgarbî eyaletine bağlı Tikye köyünde doğdu. İlim adamlarıyla meşhur bir kabilenin reisi olan büyük dedesi Câken el-Eber’e nisbetle Cekenî, Moritanya bölgesinin eski ismi Şinkīt’e nisbetle Şinkītî diye tanındı. Ebü’l-Mevâhib’i kendisine künye olarak seçti. Cömertlikten kinaye olan Mâye’bâ ise dedesi Ahmed’in lakabıdır. Şinkītî ilk eğitimini aile içinde aldı ve Kur’an’ı ezberledi. Muhammed Emîn el-Cekenî’den Kur’an ve kıraat ilimlerini, Ahmed b. Ahmed b. Hâdî el-Lemtûnî’den özellikle Mâlikî fıkhını, onun kardeşi Muhtâr b. Ahmed b. Hâdî’den kazâ usulünü öğrendi. Fransızlar’ın 1909’da Moritanya’yı işgal etmesi üzerine Fas’a göç etti; burada tefsir, hadis ve mantık tahsil etti. Bir müddet Kral Abdülhafîz el-Alevî’ye ders okuttuktan sonra Medine’ye gidip yerleşti. Bir süre Mekke’de oturdu. Fas, Merakeş, Kudüs, Şam ve Kahire gibi yerlerde görüştüğü veya mektuplaştığı Abdülhay el-Kettânî, Muhammed b. Ca‘fer el-Kettânî, Yûsuf b. İsmâil en-Nebhânî, Ali b. Zâhir el-Vitrî gibi âlim ve sûfîlerden icâzet aldı. 1924’te Mekke’de iken Abdülhay el-Kettânî’den mektupla icâzet istemesi Kettânî’nin Fihrisü’l-fehâris’inin yazılmasına vesile oldu (Abdülhay el-Kettânî, I, 49-57). Hicaz’daki ikameti süresince Mescid-i Nebevî, Harem-i şerif, Savletiyye ve Felâh medreselerinde ders verdi. Özellikle hadis, fıkıh ve kıraat dersleri büyük ilgi gördü. Hicaz’ın ardından yerleştiği Kahire’de Ezher Üniversitesi Usûlüddin Fakültesi’nde hayatının sonuna kadar hadis okuttu ve bazı ilmî kuruluşlarda görev yaptı. Bu dönemde kendisinden faydalananlar arasında M. Fuâd Abdülbâkī, Ahmed b. Abdurrahman es-Sââtî, Muhammed Yûsuf el-Bennûrî ve Yozgatlı Mehmed İhsan Efendi zikredilebilir. Muhammed Mustafa el-Merâgī, Muhammed Bahît el-Mutîî, Muhammed Yûsuf en-Nebhânî, Abdülhay el-Kettânî gibi âlimler yanında Fas Kralı Abdülhafîz el-Alevî ve Osmanlı sonrası Yemen devletinin kurucusu İmam Yahyâ, Şinkītî’nin Zâdü’l-müslim’i için yazdıkları takrizlerde ondan övgüyle söz etmişlerdir (Zâ-dü’l-müslim, V, 554-567). 2 Şubat 1944’te Kahire’de vefat eden Şinkītî, İmam Şâfiî Kabristanı’na defnedildi. Şinkītî’nin zengin kütüphanesinin ölümünden sonra satıldığı belirtilmektedir.

Moritanya gibi Mâlikî mezhebinin ve çeşitli tasavvufî cereyanların hâkim olduğu bir coğrafyada yetişen Şinkītî, dönemin revaçta olan modernist ve Selefî akımlarından etkilenmeyen mutedil ve sûfîmeşrep bir âlimdir. İmam Mâlik’in el-Muvaŧŧaǿı hakkında yazdığı Delîlü’s-sâlik adlı manzumenin son bölümünde ictihad ve taklidin mahiyeti, müctehid olmayanların naslardan hüküm çıkarmasının yanlışlığı ve mezhep imamlarını taklidin gerekliliği gibi hususlar üzerinde durmuş, Zâdü’l-müslim şerĥu Fetĥi’l-MünǾim’de hadislerin anlaşılması meselesi yanında güncel sorunlara da değinmiştir (Sa‘deddin Mansûr Muhammed, XLI/3 [2006], s. 75-76). Ayrıca o devirde tartışma konusu olan Hz. Îsâ ve Mehdî’ye dair rivayetler, tasavvuf, tevessül ve teberrük gibi meselelerle ilgilenmiştir. Şinkītî’nin hadisle ilgili bazı görüşleri eleştirilmiştir. Nitekim Süyûtî’nin el-CâmiǾu’ś-śaġīr ve Ziyâdetü’l-CâmiǾi’ś-śaġīr’inin Yûsuf en-Nebhânî tarafından birleştirilmesiyle meydana gelen el-Fetĥu’l-kebîr’e yazdığı tanıtımda Süyûtî’nin bu iki eserinde çok zayıf rivayetlerin bulunmadığını, ayrıca belirli şartlarla fezâil konularında zayıf hadisle amel edilebileceğini söylemesi tenkit edilmiş (M. Nâsırüddin el-Elbânî, I, 39 vd.), Şinkītî’nin hadis usulü prensiplerini yeterince uygulamadığı ve sahih hadisle zayıf rivayetleri ayırma hususunda hassas davranmadığı söylenmiştir (Mahmûd Saîd Memdûh, s. 157-158).


Eserleri. 1. Zâdü’l-müslim fîme’ttefeķa Ǿaleyhi’l-Buħârî ve Müslim. Śaĥîĥayn’daki müşterek hadislerin alfabetik olarak sıralandığı bir çalışmadır. Müellif eserinde 1370 civarında hadis bulunduğunu söylemişse de (V, 539) matbu nüshadaki (Beyrut 1981) sayı 1296’dır (M. Fuâd Abdülbâkī esere ilâveler yapmak suretiyle el-Lüǿlüǿü ve’l-mercân’ı oluşturmuştur). Takrîrî sünnet kapsamındaki hadisler yanında merfû hükmündeki bazı rivayetler esere alınmadığından bu çalışmada Śaĥîĥayn’daki müşterek rivayetlerin tamamı bulunmamaktadır. Müellif eserin hâtime bölümünde “kâne” ile başlayan siyer ve şemâil hadislerini, “lâ” ile başlayan rivayetleri ve “nehâ” ile başlayan yasakları da kaydetmiştir. Senedlerini hazfederek aldığı hadislerin Śaĥîĥayn’daki yerlerine el-MuǾlim (et-Taķyîdü’l-muǾlim) bi-mevâżıǾi eĥâdîŝi Zâdi’l-müslim adını verdiği notlarda işaret etmiş ve Fetĥu’l-münǾim bi-beyâni mâ uĥtîce li-beyânihî min Zâdi’l-müslim’de hadisleri kısaca açıklamıştır. Bu üç eser birlikte basılmıştır (Kahire 1348, 1954-1956, 1967; Dımaşk 1981). Müellifin Esaĥĥu mâ verede baǾde’l-Ķurǿân li’l-müslim mimme’ttefeķa Ǿaleyhi’l-Buħârî ve Müslim ve İtĥâfü ebnâǿi’z-zemen bi-ĥaśri me’ttefeķa Ǿaleyhi’ş-Şeyħân mine’l-eĥâdîŝ el-muśaddera bi-men adlı eserleri de onun Zâdü’l-müslim’den yaptığı özetlerdir. 2. Delîlü’s-sâlik ilâ Muvaŧŧaǿi’l-İmâm Mâlik. el-Muvaŧŧaǿın Buhârî’nin el-CâmiǾu’ś-śaĥîĥ’inden üstün olduğunu anlatan 922 beyitlik bir eserdir (nşr. Muhammed Ali b. Hüseyin, Kahire 1340). Şinkītî bu manzumeyi önce Tebyînü’l-medârik li-nažmi Delîli’s-sâlik adıyla şerhetmiş, daha sonra bu şerhten yaptığı seçmelerle İđâǿetü’l-ĥâlik min elfâži Delîli’s-sâlik ilâ Muvaŧŧaǿi’l-İmâm Mâlik’i meydana getirmiştir (Kahire 1354/1935; Beyrut 1995). Onun ayrıca el-Muvaŧŧaǿ üzerine Zübdetü’l-mesâlik li’l-icâze fî rivâyâti Muvaŧŧaǿi Mâlik adlı bir risâlesi ve Fetĥu’l-ķadîri’l-mâlik fî şerĥi elfâži Muvaŧŧaǿi Mâlik isimli yarım kalmış bir şerhi vardır. 3. Kitâbü Îķāži’l-aǾlâm li-vücûbi ittibâǾi resmi’l-Muśĥafi’l-İmâm. Eserde Hz. Osman’ın mushaflarının imlâsına uymanın gerekliliği vurgulanmaktadır (Beyrut 1345/1926; 1402/1982). 4. Hediyyetü’l-muġīŝ fî ümerâǿi’l-müǿminîn fi’l-ĥadîŝ. Hadiste “müminlerin emîri” diye nitelendirilen on altı âlimin tanıtıldığı seksen dokuz beyitlik bir manzume olup (Kahire 1939; nşr. Remzî Sa‘deddin Dımaşkıyye, Beyrut 1410/1989) Abdülfettâh Ebû Gudde esere on âlim daha ekleyerek Ümerâǿü’l-müǿminîn fi’l-ĥadîŝ’ini oluşturmuştur (Cevâbü’l-ĥâfıž Ebî Muĥammed ǾAbdilǾažîm el-Münźirî el-Mıśrî [Halep 1990] içinde, s. 103-125). 5. İkmâlü’l-minne bi’ttiśâli senedi’l-muśâfaĥa el-mudħile li’l-cenne. Musâfaha* ile alınan müselsel hadis isnadlarını ihtiva eder (Kahire 1345, 2. bs.). 6. el-Ħulâśatü’n-nâfiǾatü’l-Ǿaliyye(Ǿilmiyye) el-müǿeyyede bi-ĥadîŝi’r-raĥme el-müselsel bi’l-evveliyye. Eserde müselsel bazı hadislerle birlikte müellifin icâzetleri yer almaktadır (Kahire 1338, en-Neśâǿi-ĥu’d-dîniyye ile birlikte). 7. Kifâyetü’ŧ-ŧâlib li-menâķıbi ǾAlî b. Ebî Ŧâlib (nşr. Muhammed Mahmûd Vuld Muhammed el-Emîn, el-Ayn 2005).

Şinkītî’nin Mısır’da basıldığı söylenen eserleri arasında Tezyînü’d-defâtir bi-menâķıbi Veliyyillâh eş-Şeyħ ǾAbdil-ķādir, el-Fetĥu’l-bâŧınî ve’ž-žâhirî fî neŝri ve nažmi’l-virdi’l-Ķādirî, Eśaĥĥu mâ verade fi’l-Mehdî ve ǾÎsâ, el-Cevâ-bü’l-muķniǾ el-muĥarrer fî aħbâri ǾÎsâ ve’l-Mehdiyyi’l-muntažar, eś-Śaĥâbiyyât ve aĥdâŝü’s-sîre, el-Fevâǿidü’s-seniyye fî baǾżi’l-meǿâŝiri’n-nebeviyye, Hidâyetü’r-Raĥmân fîmâ ŝebete mine’d-duǾâǿi’l-müstaǾmel fî leyleti’n-nıśfi min şaǾbân bulunmaktadır (Sa‘deddin Mansûr Muhammed, s. 70-71). Onun diğer bazı eserleri şunlardır: Ahdarî’nin mantığa dair es-Süllemü’l-mürevnaķ adlı eserinin şerhi es-Sebkü’l-bedîǾi’l-muĥkem fî şerĥi nažmi’s-Süllem; yine Ahdarî’nin meânî, beyân ve bedî‘ ilimleri hakkındaki el-Cevherü’l-meknûn’unun şerhi İbrâzü’d-dürri’l-maśûn Ǿale’l-Cevheri’l-meknûn; İmâmü’l-Haremeyn el-Cüveynî’nin el-Varaķāt’ının Yahyâ b. Nûreddin el-Umraytî tarafından yapılan nazmının şerhi Envârü’n-nefeĥât fî şerĥi Nažmi’l-Varaķāt; dayısı Muhammed b. Ahmed b. Tebeyy’in manzum siyeri el-Lübâb üzerine kaleme aldığı Müsâmeretü’l-aĥbâb fî şerĥi’l-Lübâb adlı şerh ve onun muhtasarı Münyetü’ŧ-ŧullâb fî ĥalli elfâži’l-Lübâb; el-Muvaŧŧaǿ ve Śaĥîĥayn’da Mâlik-Nâfi‘-İbn Ömer isnadıyla gelen hadislerden oluşturduğu ErbaǾûne ĥadîŝen bi-rivâyeti Mâlik Ǿan NâfiǾ Ǿan İbn ǾÖmer; kadılık ahkâmıyla ilgili manzumesi Süllemü’l-ķużât ilâ sülûki ŧuruķi’n-necât; peygamberlerle tevessül ve teberrük etmenin cevazına dair 700 beyitlik bir manzume olan, daha sonra üzerine hâşiye yazdığı Ĥücecü’t-tevessül; Arap diliyle ilgili Fâkihetü’l-ħivân fî nažmi aǾlâ düreri’l-beyân ve bunun hâşiyesi Ferâǿidü’l-beyân Ǿalâ Fâkiheti’l-ħivân; Abdülazîz ez-Zemzemî’nin tefsir usulüyle ilgili manzum eserinin şerhi olan Teysîrü’l-Ǿasîr min Ǿulûmi’t-tefsîr ve bunun muhtasarı Taķrîbü’t-teysîr min Ǿulûmi’t-tefsîr; İbn Hacer’in Nuħbetü’l-fiker’ine dair İncâĥu’l-ķarye şerĥu’n-Nuħbe. Şinkītî’nin ayrıca şiirlerini topladığı büyükçe bir divanı vardır (eserleri hakkında ayrıca bk. Ebû Bekir b. Ahmed el-Habeşî el-Alevî, s. 74-76).

BİBLİYOGRAFYA:

Muhammed Habîbullah eş-Şinkītî, Zâdü’l-müslim fîme’ttefeķa Ǿaleyhi’l-Buħârî ve Müslim, Beyrut 1401/1981, I, 3-6; V, 537-540, 544, 549-567; a.mlf., İđâǿetü’l-ĥâlik, Beyrut 1415/1995, s. 2, ayrıca bk. İbnü’s-Sıddîk el-Cekenî eş-Şinkītî’nin girişi, s. 1-12; Ziriklî, el-AǾlâm, VI, 79; M. Nâsırüddin el-Elbânî, ŻaǾîfü’l-CâmiǾi’ś-śaġīr ve ziyâdetüh, Beyrut 1969, I, 39 vd.; Abdülhay el-Kettânî, Fihrisü’l-fehâris, I, 49-57; II, 1173-1175; Zekî M. Mücâhid, el-AǾlâmü’ş-şarķıyye, Beyrut 1994, I, 374-375; Ebû Bekir b. Ahmed el-Habeşî el-Alevî, ed-Delîlü’l-müşîr, Mekke 1418/1997, s. 72-83; M. Fuâd Abdülbâkī, el-Lüǿlüǿü ve’l-mercân fîme’ttefeķa Ǿaleyhi’ş-şeyħân, [baskı yeri ve tarihi yok] (Dâru ihyâi’l-kütübi’l-Arabiyye), I, 8-9; Mahmûd Saîd Memdûh, Teşnîfü’l-esmâǿ bi-şüyûħi’l-icâze ve’s-semâǾ, Kahire, ts., s. 155-158, 587-588; Seyyid Alevî b. Abbas el-Hasenî, Fihristü’ş-şüyûħ ve’l-esânîd, [baskı yeri yok] 1423/2003, s. 73-74 vd.; Abdullah Muhammed el-Habeşî, CâmiǾu’ş-şürûĥ ve’l-ĥavâşî, Ebûzabî 1425/2004, III, 1694, 1995, 2018; Sa‘deddin Mansûr Muhammed, “Zâdü’l-müslim fîme’ttefeķa Ǿaleyhi’l-Buħârî ve Müslim li’ş-Şeyħ Muĥammed Ĥabîbullah eş-Şinķīŧî”, ed-Dirâsâtü’l-İslâmiyye, XLI/3, İslâmâ-bâd 2006, s. 67-85.

Mehmet Özşenel