Nİ‘METULLAH el-CEZÂİRÎ

(نعمة الله الجزائري)

Seyyid Ni‘metullāh b. Abdillâh b. Muhammed el-Mûsevî el-Hüseynî el-Cezâirî et-Tüsterî (ö. 1112/1701)

Şiî âlimi.

1050 (1640) yılında İran’ın güneybatısında yer alan Tüster (Şüster) şehri yakınlarındaki Sıbâğıye köyünde doğdu. Cezâirî nisbesini doğduğu yerin Basra körfezindeki adalar bölgesinde (cezâir) bulunması sebebiyle aldığı anlaşılmaktadır. Soyu yedinci imam Mûsâ el-Kâzım’a ulaşır. Hayatının kırk yılına yakın bölümünü o dönemde kaleme aldığı el-Envârü’n-nuǾmâniyye adlı eserinin sonunda anlatır (IV, 302-326). Buna göre ilk eğitimine köyündeki okulda başladı. Ardından çevredeki Kârûn ve Huveyze’ye giderek öğrenimini ilerletti. 1061’de (1651) Şîraz’da Mansûriyye Medresesi’ne girdi. Burada kaldığı dokuz yıl içerisinde çeşitli hocalardan ders aldı. Ardından İsfahan’a geçerek Erfauddin en-Nâînî, Hüseyin b. Cemâleddin el-Hânsârî ve Allâme el-Horasânî gibi âlimlerin derslerine katıldı. Burada Muhammed Bâkır el-Meclisî ile tanıştı. Ondan dört yıl kadar kelâm ve hadis okudu. Meclisî’nin, Şîa’nın en büyük hadis koleksiyonu sayılan Biĥârü’l-envâr’ının hazırlanmasına önemli katkılarda bulundu. Bu arada İsfahan’da yeni kurulan medreseye hoca tayin edildi ve sekiz yıl burada ders verdi. 1110 (1698) yılında İsfahan’dan ayrılıp Cezayir bölgesine geldi, burada telif çalışmalarını aralıksız sürdürdü. Çeşitli dönemlerde Necef, Meşhed, Sâmerrâ, Kâzımeyn gibi merkezlere ziyarette bulundu. Aralarında Mahmûd el-Meymendî, Ali b. Hüseyin b. Muhyiddin el-Hemedânî, Muhammed b. Yûsuf b. Ali’nin de bulunduğu çok sayıda öğrenci yetiştirdi. Cezâirî Tüster’de vefat etti.

Ni‘metullah el-Cezâirî daha çok fıkıh ve hadisle meşgul olmuş, özellikle imamlardan nakledilen rivayetlerin incelenmesi ve şerhedilmesi konusunda derinleşmiştir. İmâmiyye fıkhının iki temel ekolünü teşkil eden Ahbâriyye ve Usûliyye’den ilkine mensup olmakla birlikte diğer ekol mensuplarına karşı eleştirilerinde ölçülü davranmış, iki tarafın birbirini zaman zaman dalâlete nisbet etmesini doğru bulmadığını belirtmiştir. Ahbârî ekolünün temel fikrine uyarak teşrî‘ alanında kelâm, mantık gibi aklî delillere dayalı her türlü yardımcı unsuru reddeden müellif Usûlîler’in öne çıkardığı re’y, kıyas ve istihsan gibi kaidelere itibar edilemeyeceğini, ancak imamlar tarafından ortaya konulan usuller ve genel kurallara göre hüküm verilebileceğini ifade etmiştir. Bu çerçevede önemli tartışma konularından birini teşkil eden, Usûlîler’in bir müctehidin vefatından sonra onun ictihadlarının geçerli olmayacağı şeklindeki yaklaşımlarına karşı çıkmıştır. Ona göre naslara dayanılarak yapılan ictihadlar zan değil hakikat konumunda bulunduğundan şahısların vefatıyla hükmünü yitirmez. Diğer taraftan müellif kelâm konularında aklî temellendirmelerden ziyade imamlardan nakledilen rivayetleri öne çıkaran bir yöntem izlemiş, bu arada tasavvufa karşı çıkmış, tabiat bilimleriyle ilgili tartışmalarda yine rivayetler çerçevesinde görüşler ortaya koymuştur (ilmî kişiliği için bk. Hânsârî, VIII, 150, 152-159; Uyar, s. 232-237).

Eserleri. 1. el-Cevâhirü’l-ġavâlî. İbn Ebû Cumhûr’un hadisle ilgili ǾAvâli’l-leǿâli’l-Ǿazîziyye adlı eserinin şerhidir (Âgā Büzürg-i Tahrânî, V, 273-274). 2. el-Envârü’n-nuǾmâniyye. İmamlardan nakledilen rivayetler çerçevesinde inanç konularını ele alan bir çalışmadır. İlki taşbaskı olmak üzere (Tahran 1271) birçok defa basılmıştır (Tahran 1280, 1316, 1319; Tebriz 1301, 1338 hş.; Beyrut 1404/1984). 3. Ġāyetü’l-merâm. Ebû Ca‘fer et-Tûsî’nin Tehźîbü’l-aĥkâm’ına dair sekiz ciltlik şerhtir. Müellifin Tûsî’nin aynı eserine yazdığı Maķśûdü’l-enâm isimli şerhinden sonra kaleme alınmıştır (a.g.e., XXII, 113-114). 4. Maķśûdü’l-enâm fî şerĥi Tehźîbi’l-aĥkâm. Ebû Ca‘fer et-Tûsî’nin eserine yapılan on iki ciltlik şerhtir (a.g.e., a.y.). Tahrânî’ye göre bazı kaynaklarda müellife atfedilen el-Buĥûru’ž-žâhire bu şerhin diğer bir adı olmalıdır (a.g.e., III, 50). 5. Keşfü’l-esrâr fî şerĥi’l-İstibśâr. Ebû Ca‘fer et-Tûsî’nin eserine dair üç ciltlik bir şerhtir (a.g.e., XVIII, 17). 6. Ķıśaśü’l-enbiyâǿ (en-Nûrü’l-mübîn, en-Nûrü’l-mübîn fî ķıśaśi’l-enbiyâǿ ve’l-mürselîn). Önsözde kaydedildiğine göre müellifin, on iki imam hakkındaki Riyâżü’l-ebrâr adlı eserinin ardından onu tamamlayıcı bir çalışma olmak üzere peygamberleri âyet ve hadislerde geçen


kıssaları ile ele alan bir çalışmasıdır (Necef 1355, 1374; Beyrut 1417/1997; Beyrut, ts.). 7. MenbaǾu’l-ĥayât. Vefat etmiş bir müctehidi taklit etmenin cevâzına dairdir (Bağdat 1384/1929). 8. Nûrü’l-envâr. Dördüncü imam Zeynelâbidin’e izâfe edilen dua mecmuası eś-Śaĥîfetü’s-Seccâdiyye’nin şerhi olup Mîr Dâmâd’ın Ĥâşiyetü’ś-Śaĥîfeti’s-Seccâdiyye’si ile birlikte basılmıştır (Tahran 1317; Tebriz, ts.; Muhammed b. Hüseyin el-Ca‘bî’nin Ĥadîķatü’l-hilâliyye’si ile birlikte Tahran 1317). 9. Ĥâşiyetü’l-Câmî. İbnü’l-Hâcib’in el-Kâfiye’sine Abdurrahman-ı Câmî’nin el-Fevâǿidü’ż-żiyâǿiyye adıyla yazdığı, ancak daha çok şârihinin lakabıyla tanınan şerhin hâşiyesi olup birçok defa basılmıştır (Tahran 1268, 1277, 1293; Tebriz 1280, 1296). 10. Zehrü’r-rebîǾ. Müellifin kendi oğlunu kaybetmesi üzerine kaleme aldığı eser çeşitli zorluklara karşı insana teselli kaynaklarını göstermeyi amaçlamaktadır (Tahran 1292, 1298; nşr. Muhammed Kâzım el-Kütübî, Necef 1954, 1956; müellifin eserleri hakkında ayrıca bk. Tebrîzî, III, 113-115).

BİBLİYOGRAFYA:

Ni‘metullah el-Cezâirî, el-Envârü’n-nuǾmâniyye, Beyrut 1404/1984, IV, 302-326; ayrıca bk. M. Ali el-Kādî et-Tabâtabâî’nin önsözü, I, s. c-l; Hür el-Âmilî, Emelü’l-âmil (nşr. Ahmed el-Hüseynî), Bağdad 1385/1965, II, 336; İbn Usfûr el-Bahrânî, Lüǿlüǿetü’l-baĥreyn (nşr. M. Sâdık Bahrülulûm), Beyrut 1406/1986, s. 111; Abdullah Efendi el-İsfahânî, Riyâżü’l-Ǿulemâǿ ve ĥiyâżü’l-fużalâǿ (nşr. Ahmed el-Hüseynî), Kum 1401, V, 253-256; Hânsârî, Ravżâtü’l-cennât, VIII, 150-159; Mirza Muhammed b. Süleyman et-Tünükâbünî, Ķıśaśü’l-Ǿulemâǿ, Tahran 1396, s. 336-353; Browne, LHP, IV, 161-167, 361-367; Hânbâbâ Müşâr, Fihrist-i Kitâbhâ-yi Çâpî-yi ǾArabî, Tahran 1344 hş., s. 101, 276, 285, 309, 507, 664, 913, 969, 970; Tebrîzî, Reyĥânetü’l-edeb, Tebriz, ts. (Çaphâne-i Şafak), III, 113-115; Âgā Büzürg-i Tahrânî, eź-ŹerîǾa ilâ teśânîfi’ş-ŞîǾa, Beyrut 1430/ 1983, II, 369; III, 50; V, 273-274; XIII, 375; XVI, 18; XVII, 8; XVIII, 17; XXII, 113-114; Mazlum Uyar, İmâmiyye Şiası’nda Düşünce Ekolleri: Ahbârilik, İstanbul 2000, s. 232-237; Bahâüddin Hurremşâhî, “Zehrü’r-rebîǾ”, DMT, VIII, 554-556.

İlyas Üzüm