MECCÂVÎ

(المجّاوي)

Abdülkādir b. Muhammed b. Abdilkerîm el-Meccâvî (1848-1914)

Cezayir ıslah hareketinin öncülerinden, âlim ve eğitimci.

Tilimsân’da doğdu. Mağrib-i Aksâ’nın kuzeybatısında yaşayan Meccâve kabilesine mensuptur. Babası Fas’ta tahsilini tamamlamasının ardından Tilimsân’da yirmi beş yıl kadılık yapmış, daha sonra Fas’a dönerek Karaviyyîn Camii’nde ders vermiş, kadılık ve müderrislik yaptığı Tanca’da vefat etmiştir. Abdülkādir el-Meccâvî Tilimsân, Tanca ve Tıtvân’da (Tîttâvîn) öğrenim gördükten sonra Fas’a gidip Karaviyyîn’de tahsilini tamamladı. Hocaları arasında Muhammed b. Medenî Gennûn, Muhammed el-Alevî, Sâlih eş-Şâvî, Ahmed b. Sûde ve Ca‘fer b. İdrîs el-Kettânî anılmaktadır. Ardından Tilimsân’a döndü ve 1286 (1869) yılında gittiği Kostantîne’de (Kosantîne) önce Sîdî el-Kettânî Camii’nde (1287/1870 veya 1290/1873), daha sonra din âlimi ve kadı yetiştirmek üzere Fransız yönetiminin açtığı okullardan Kettâniyye Medresesi’nde (1295/1878) müderrislik yaptı. Burada iki dilde yayımlanan haftalık el-Münteħab gazetesine yazılar yazdı. 1877’de Kahire’de basılan ve Cezayir’e az miktarda sokulabilen İrşâdü’l-müteǾallimîn adlı eserinde dinî ve millî değerlere bağlı kalarak çağdaş ilimleri ve yabancı dilleri bilmenin, çağdaş eğitim metotlarını uygulamanın gereğine işaret edip millî uyanışa giden yolun bundan geçtiğini dile getirdi. Bu küçük kitap, milliyetçi çevrelerin büyük takdirini kazandığı ölçüde Fransız sömürge yönetimi ve basını ile onları destekleyen bazı Cezayirliler’in tepkisine yol açtı. Sömürge yönetiminin Cezayir halkının Fransız vatandaşlığını ve aile hukukunu benimsemesine yönelik telkin ve baskılarına karşı 1891’de şehrin önde gelenleri ve ulemânın sosyal, ekonomik ve özellikle Arapça öğretimi, İslâmî yargı ve eğitimi kapsayan kültürel talepleriyle ilgili olarak Fransız yönetimine sundukları tarihî mektubun yazılmasında öncü rol oynadı. Bu konuda hemen bir netice alınamadıysa da sonraki yıllarda bu yöndeki faaliyetlerin etkisi kendini gösterdi. 1906’da İslâm hukukunun kodifikasyonu için oluşturulan, on altı Fransız yöneticisiyle hukukçusunun yer aldığı heyette bulunan altı Cezayirli’den biri Meccâvî idi.

Kostantîne’de yirmi yıla yakın sürdürdüğü müderrislik görevinden sonra 1315’te (1897) Cezayir’e giden Meccâvî, yine resmî bir okul olan Cezayir Medresesi’nin (Seâlibiyye Medresesi) yüksek kısmında ders verdi. Burada Abdülhamîd b. Bâdîs ile Tayyib el-Ukbî ve Muhammed Beşîr el-İbrâhimî gibi Cezayir ıslah ve bağımsızlık hareketi liderlerinin hocası olan Hamdân el-Venîsî, yine İbn Bâdîs’in hocalarından ve Kostantîne Mâlikî müftüsü Mevlûd b. Mevhûb, Kostantîne Hanefî müftüsü Abdülkerîm Başterzî, Cezayir Hanefî kadısı Hammû İbnü’d-Derrâcî, Cezayir Mâlikî müftüsü ve Seâlibiyye müderrislerinden Muhammed Saîd İbn Zekrî, Mahmûd Kahûl, Ahmed el-Bûanî, Muhammed Bû Şerît’in de aralarında bulunduğu birçok öğrenci yetiştirdi. Cezayir’de Sîdî Ramazan Camii’nde hatiplik yaptı. Zilkade 1332’de (Ekim 1914) Kostantîne’de vefat etti. Diğer kaynakların aksine R. Bencheneb Cezayir’de öldüğünü belirtir. Verdiği mücadeleden dolayı zehirlenerek öldürüldüğü de söylenmektedir.

Dinî ilimler yanında Arap dili ve edebiyatı, astronomi, matematik, iktisat gibi ilim dallarında, ayrıca Batı kültürü konusunda bilgi sahibi olan Meccâvî eserlerinin çeşitliliğine de yansıyan ansiklopedik bir âlim özelliğine sahipti. Uzun zaman müderrislik yapan Meccâvî kaleme aldığı bazı eserlerde eğitimle ilgili görüş ve tecrübelerine yer vermiştir. Dönemindeki diğer bir kısım âlimler gibi Cemâleddin-i Efgānî ve Muhammed Abduh’un fikirleri doğrultusunda Selefî ve geleneksel ıslahçı tavrıyla bid‘atlara ve tasavvuf ehlinin bazı uygulamalarına karşı çıkmıştır. Islahçı fikirleri savunan haftalık el-Maġrib gazetesiyle (1903-1913) on beş günde bir çıkan el-İĥyâǿ dergisinde (1906-1907) yazılar yazmış, Fransız okullarından mezun olan Cezayirli gençlerin 1894’te kurduğu, eğitim ve kültürel faaliyetleri yanında Cezayir’in bağımsızlığını da hedef alan el-Cem‘iyyetü’r-Reşîdiyye gibi kuruluşların kültür faaliyetlerine katılarak onları desteklemiştir. Muhafazakâr-ıslahçı bir çizgide yer almakla birlikte bu yaklaşıma sahip âlimlerin çoğunun aksine Fransızca eğitime, Batı uygarlığının birtakım kurumlarını benimsemeye ve modern bilimlerin öğrenilmesine karşı değildi. Öğrencilerinden Mevlûd b. Mevhûb’un sosyal problemleri dile getirdiği kasidesine 1912’de yazdığı el-LümaǾ Ǿalâ nažmi’l-bidaǾ adlı şerhin mukaddimesinde ıslah ve kalkınmanın yolunun eğitimden geçtiğine, çocuklar ve kadınların eğitiminin önemine dikkat çekmiş, yalnız dinî ilimleri öğrenmenin artık yetmeyeceğini, modern bilimleri de öğrenmek gerektiğini belirtmiştir. Kendisinin, arkadaşları ve öğrencilerinin İslâmî eğitim ve öğretim konusundaki çabaları ferdî planda kaldığından önemli bir başarı elde etmediyse de 1931’de kurulan Cem‘iyyetü’l-ulemâi’l-müslimîn’in ortaya çıkmasında etkili olmuştur.

Eserleri. İrşâdü’l-müteǾallimîn (Kahire 1294); Naśîĥatü’l-mürîdîn (Tunus, ts.); Şerĥ Ǿalâ Manžûmeti Muĥammed el-Mecrâdî es-Selâvî (Kostantîne 1878); Şerĥu’l-Lâmiyeti’l-Mecrâdiyye fi’l-cümel (Annâbe 1894); Şerĥu Ķaśîdeti Muĥammed el-Menzilî et-Tûnisî (Cezayir, ts.); Naśîĥatü’l-iħvân: Şerĥ Ǿalâ manžûmeti Âdâbi’l-mürîdîn li-Muĥammed el-Menzilî (Tunus 1313); Kitâbü’l-İfâde li-men yaŧlubü’l-istifâde (Cezayir 1901); Şerĥu Şevâhidi İbn Hişâm (Kostantîne, ts.); Nüzhetü’ŧ-ŧarf fi’l-meǾânî ve’ś-śarf (Cezayir, ts.); Şerĥu’l-Cümeli’n-naĥviyye (Cezayir, ts.); ed-Dürerü’n-naĥviyye Ǿale’l-Manžûmeti’ş-Şebrâviyye (Cezayir, ts.); Şerĥu Manžûmeti İbn Ġāzî fi’t-tevķīt (Kostantîne, ts.); el-Ferîdetü’s-seniyye fi’l-aǾmâli’l-ceybiyye (Cezayir 1321); el-Mirśâd fî mesâǿili’l-iķtiśâd (Cezayir 1904, Ömer Berîhmât ile birlikte); el-İķtiśâdü’s-siyâsî (Cezayir, ts.);


Risâle fî mesâǿili’l-kesb ve’l-iħtiyâr (Cezayir, ts.); Tuĥfetü’l-aħyâr fi’l-cebr ve’l-iħtiyâr (Cezayir, ts.); el-ĶavâǾidü’l-kelâmiyye (Cezayir 1329); el-LümaǾ Ǿalâ nažmi’l-bidaǾ (Cezayir 1330).

BİBLİYOGRAFYA:

Serkîs, MuǾcem, II, 1291; Âdil Nüveyhiz, MuǾcemü aǾlâmi’l-Cezâǿir, Beyrut 1400/1980, s. 286-287; Hifnâvî, TaǾrîfü’l-ħalef bi-ricâli’s-selef, Beyrut 1402/1982, II, 453-457; Ammâr et-Tâlibî, İbn Bâdîs: Ĥayâtühû ve âŝâruh, Beyrut 1403/1983, I, 19-25; Mâzin Salâh Mutabbakānî, CemǾiyyetü’l - Ǿulemâǿi’l - müslimîne’l - Cezâǿiriyyîn ve eŝeruha’l-ıślâĥî fi’l-Cezâǿir, Cezayir 1985, s. 92; A. Christelow, Muslim Law Courts and the French Colonial State in Algeria, Princeton 1985, s. 24, 206, 213, 216, 230-234, 255-256, 263; Ebü’l-Kāsım Sa‘dullah, Ebĥâŝ ve ârâǿ fî târîħi’l-Cezâǿir, Beyrut 1990, II, 193-195; a.mlf., el-Ĥareketü’l-vaŧaniyyetü’l-Cezâǿiriyye, Beyrut 1992, II, 135, 140, 144, 147-148, 188, 294, 386; a.mlf., Târîħu’l-Cezâǿiri’ŝ-ŝeķāfî, Beyrut 1998, III, 34, 91, 125, 128, 129, 130, 287, 390; IV, 373, 467, 471, 533; V, 232, 235, 314, 489; VI, 38, 209, 220-223, 241, 331-332; VII, 146, 153-154, 157, 173, 196-197, 279-280; VIII, 45, 77, 98, 165, 210-211, 249, 259; R. Bencheneb, “al-Maғјғјāwī”, EI² (İng.), V, 1029-1030.

Ahmet Özel