ME’MÛNÎLER

(آل مأمون)

Hârizm’de hüküm süren bir hânedan (995-1017).

Hânedan adını, Sâmânîler’in Gürgenç (Cürcâniye) valisi Ebü’l-Abbas Me’mûn b. Muhammed’den alır. Karahanlılar’ın 992’de Buhara’yı işgalleri sırasında Me’mûn’un Sâmânîler’e yardım ettiği bilinmektedir. Me’mûn Gürgenç’te oturuyor ve Hârizm’in batısını elinde bulunduruyordu. Ancak güçlenir güçlenmez Amuderya’nın sağ tarafındaki Kâs (Kat) merkez olmak üzere Hârizm’in diğer kısımlarını idare eden Afrigoğulları ile mücadeleye başladı; 385’te (995) Ebû Abdullah Muhammed b. Ahmed’i bertaraf edip “hârizmşah” unvanını aldı. Arkasından, Afrigoğulları’ndan Ebû Abdullah’a esir düşen müttefiki Ebû Ali Simcûrî’yi kurtarmak bahanesiyle Güney Hârizm’e hücum ederek ticaretten dolayı çok zengin olan bu bölgeyi topraklarına kattı (995).

Me’mûn kendi muhafızları tarafından öldürülünce yerine oğlu Ebü’l-Hasan Ali geçti (387/997) ve Gazneli Sultan Mahmud’un kız kardeşlerinden Kehkâlcî ile evlenerek siyasî nüfuzunu arttırma yoluna gitti. Onun zamanında Sâmânî Şehzadesi İsmâil b. Nûh el-Müntasır Hârizm’e gelmiş ve sağladığı yardımla Karahanlılar’ı Buhara’dan uzaklaştırmayı başarmıştı (390/1000). Ebü’l-Hasan Ali 399 (1008) yılı civarında vefat etti ve tahta Me’mûn’un diğer oğlu Ebü’l-Abbas II. Me’mûn geçti; kardeşinin dul karısı Kehkâlcî ile evlendi. Abbâsî Halifesi Kādir-Billâh, II. Me’mûn’a bir menşurla birlikte hil‘at ve sancak gönderdi; ayrıca kendisine “Aynüddevle” ve “Zeynü’l-mille” unvanlarını verdi. II. Me’mûn, hediyeleri getiren elçilik heyetini başşehre ulaşmadan karşılamak üzere ünlü âlim Bîrûnî’yi görevlendirdi. Halifenin tutumundan II. Me’mûn’un yakında istiklâlini ilân edeceğini anlayan Sultan Mahmud, onun aynı günlerde Bîrûnî’nin tavsiyesine uyarak birbirleriyle savaşan Karahanlı beylerine ara buluculuk yapmayı teklif etmesinden de rahatsız olarak Me’mûnîler’i baskı altına almaya karar verdi; Me’mûn’dan kendi adına hutbe okutmasını, Gazne’ye hediye ve para göndermesini istedi. Eşraf ve ileri gelen kumandanların Gazneli Mahmud’un aşırı isteklerinin yerine getirilmesine karşı çıkmasına rağmen II. Me’mûn bu isteklerin hepsini kabul ederek onun adına hutbe okuttu ve 80.000 dinarla 3000 at gönderdi. Fakat onun Sultan Mahmud’u metbû tanıması üzerine ordu başkumandan Alp Tegin’in emrinde ayaklandı ve Me’mûn’u öldürerek yerine on yedi yaşındaki yeğeni Ebü’l-Hâris Muhammed b. Ali’yi geçirdi. Ancak gerçekte yönetim Alp Tegin ve onun tayin ettiği vezirin elindeydi. Bu isyanı fırsat bilen Sultan Mahmud eniştesi II. Me’mûn’un intikamını almak bahanesiyle Hârizm’e sefer düzenledi ve âsileri Hezâresb’de yenip fillere ezdirmek suretiyle cezalandırdı; hükümdar ailesinin bütün fertlerini Horasan’a sürgüne gönderdi (408/1017). Zincire vurularak Gazne’ye götürülen Hârizm askerleri sonradan affedilip orduya alındı. Bu arada Hârizm’de yetişen Bîrûnî gibi birçok âlim de Gazne’ye götürüldü. Böylece Me’mûnî hânedanına son veren Sultan Mahmud, Hârizm bölgesini Gazneli topraklarına ilhak etmeyip Hârizmşah unvanıyla Altuntaş el-Hâcib’in idaresine bıraktı. Sultan Mahmud’un Gazne’ye dönmesinin ardından Ebü’l-Abbas Me’mûn’un kayınpederi Ebû İshak Hârizm’e yerleşmeye çalıştıysa da Altuntaş tarafından mağlûp edildi.

Âlim ve şair bir hükümdar olan Ebü’l-Abbas Me’mûn’un ahfadı da faziletli insanlardı ve âlimleri himaye etmekle tanınmışlardı. Bîrûnî, Ebü’l-Hasan Ahmed-i Süheylî, İbn Sînâ, İbnü’l-Hammâr, Ebû Sehl el-Mesîhî, Ebû Mansûr es-Seâlibî ve İbn Irâk gibi âlim ve edipler II. Me’mûn’un sarayında yaşamış, büyük ilgi ve itibar görmüşlerdir. Ebû Mansûr es-Seâlibî Kitâbü Âdâbi’l-mülûki’l-Ħârizmşâhî adlı eserini bu hükümdara takdim etmişti.

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Fazlân Seyahatnâmesi (trc. Ramazan Şeşen), İstanbul 1995, s. 30, 31; Nerşahî, The History of Bukhara (trc. R. N. Frye), Cambridge 1954, s. 62; Gerdîzî, Zeynü’l-aħbâr (nşr. Abdülhay Habîbî), Tahran 1347 hş., s. 171-172, 182, ayrıca bk. İndeks; Ahmed el-Menînî, Şerĥu’l-Yemînî el-Fetĥu’l-vehbî Ǿalâ Târîħi Ebî Naśr el-ǾUtbî, Kahire 1286, I, 254-255; II, 25, 80; Muhammad Nazım, The Life and Times of Sulŧān Maĥmūd of Ghazna, Cambridge 1931, s. 184-185; a.mlf., “Me’mûnîler”, İA, VII, 701; Bosworth, İslâm Devletleri Tarihi, s. 134-136; a.mlf., “Āl-e Maǿmūn”, EIr., I, 762-764; V. V. Barthold, Moğol İstilâsına Kadar Türkistan (haz. Hakkı Dursun Yıldız), İstanbul 1981, s. 190, 331, 332, 339, 346-349, 351, 641, 642; a.mlf., “Hârizmşâh”, İA, V/1, s. 264; İbrahim Kafesoğlu, Harezmşahlar Devleti Tarihi, Ankara 1984, s. 33; Ramazan Şeşen, İslam Coğrafyacılarına Göre Türkler ve Türk Ülkeleri, Ankara 1985, s. 261; Zeki Velidi Togan, “Hârizm”, İA, V/1, s. 243-244; Abdülkerim Özaydın, “Altuntaş el-Hâcib”, DİA, II, 547-548; a.mlf., “Hârizm”, a.e., XVI, 218; Seyyid Ali Âl-i Dâvûd, “Âl-i Meǿmûn”, DMBİ, II, 130-132.

Ahmet Taşağıl