KEŞFÜ’z-ZUNÛN

(كشف الظنون)

Kâtib Çelebi’nin (ö. 1067/1657) bibliyografik eseri.

Çok yönlü kişiliğiyle XVII. yüzyıl Osmanlı bilim ve düşünce hayatında önemli bir yer edinen Kâtib Çelebi’nin Arapça yazdığı eser kapsamlı bir bibliyografya ve ilimler ansiklopedisi mahiyetindedir. Alfabetik sıraya göre düzenlenmiş olan eserin ilk adı Kitâbü İcmâli’l-fuśûl ve’l-ebvâb fî tertîbi’l-Ǿulûm ve esmâǿi’l-kitâb’dır. Müellif yaptığı ilâve ve düzeltmelerden sonra bu ismi Keşfü’ž-žunûn Ǿan esâmi’l-kütüb ve’l-fünûn olarak değiştirmiştir. Kitapta yer alan bilgiler geniş ölçüde Arapça literatürle ilgili olmakla birlikte aralarında Farsça ve Türkçe çalışmalar hakkında olanlar da vardır. Keşfü’ž-žunûn’un telifi yirmi yılda gerçekleşmiş, Kâtib Çelebi bu zaman zarfında eserini, Halep sahaflarında başladığı (1043/1633) araştırma ve incelemelerini çeşitli şehirlerin sahaf ve kütüphanelerinde sürdürerek tamamlamıştır.

Keşfü’ž-žunûn, adından da anlaşıldığı gibi kitapların (kütüb) yanında ilmî disiplinleri de (fünûn) ele almış, yani ilimlerin sayımı ve taksimini de konu edinmiştir. Eserin, Kâtib Çelebi’nin ilim anlayışını yansıtması bakımından önem taşıyan beş bölümlü mukaddimesinde bilginin tanımı, ilimlerin İslâm dünyasında ortaya çıkışı ve gelişmesi, alanlarıyla sınırları ve medeniyetle olan ilişkileri, kitap telif biçimleri ve şerh geleneğinin çeşitli tarzları gibi konular işlenmiştir. Kitabın yazımında tekrarlardan olabildiğince uzak durulmuş, ismi bilinen bir eserin yeri geldikçe müellifi, biliniyorsa telif tarihi, gerektiğinde bab ve fasılları, varsa üzerine yazılan şerh ve hâşiyeler geçtikleri yerde verilmiş yahut geçecekleri yere işaret edilmiştir. Türkçe ve Farsça eserler özellikle belirtilmiş, bizzat görülen kitapların başlangıç cümleleri aktarılarak benzer isimler taşıyan çalışmaların birbirine karıştırılmasının önüne geçilmiştir. Eser ve müellifler hakkında incelenen kitaplar dışında tarih ve tabakat literatüründen de faydalanılmıştır. İlim dalları -meselâ ilmü’l-fıkhın “f” harfinde ele alınması gibi- ait oldukları harf sırasında konu edilmiştir. Kâtib Çelebi’nin ilimler hakkında verdiği bilgilerde Hafîdü’s-Sa‘d olarak tanınan Ahmed b. Yahyâ et-Teftâzânî’nin MecmûǾatü’l-Ǿulûm’u (MecmûǾatü’l-Ĥafîd), Taşköprizâde’nin Miftâĥu’s-saǾâde’si, Molla Lutfî’nin el-Meŧâlibü’l-ilâhiyye fî mevżûǾâti’l-Ǿulûm’u ve Sadreddinzâde eş-Şirvânî’nin el-Fevâǿidü’l-ħâķāniyye’si gibi ilimler taksimine dair literatürden yararlandığı anlaşılmaktadır (bk. I, 2-3; II, 1905-1906). Eserde uygulanan yöntemin özellikle alfabetik bibliyografya usulünü takip etmek, müelliflerin ölüm ve eserlerin telif tarihlerini vermek, bizzat görülen eserlerin başlangıç cümlelerini aktarmak, bir kitabın bab ve


fasılları hakkında bilgi vermek gibi yenilikler taşıdığı görülmektedir. Keşfü’ž-žunûn’da 15.000’e yakın kitap ve risâle, 10.000 kadar da müellif adı geçmekte, 300’ü aşkın ilim dalı hakkında bilgi verilmektedir. Eser, malzemesinin birbirinden çok farklı sahalara ait olması ve başvurulan kaynaklardaki eksiklik ve hataların aynen aktarılması yüzünden bazı aksaklıklar içerse de bunlar hacminin büyüklüğü ve kapsamı karşısında önemsiz kalmaktadır. Kâtib Çelebi’nin kaynakları arasında İbnü’n-Nedîm’in el-Fihrist’i, İbnü’l-Kıftî’nin İħbârü’l-Ǿulemâǿı, Taşköprizâde’nin Miftâĥu’s-saǾâde’si, İbn Haldûn’un Muķaddime’si, Sübkî’nin Ŧabaķāt’ı ve İbn Hallikân’ın Vefeyâtü’l-aǾyân’ı başta gelmektedir.

Keşfü’ž-žunûn’a çeşitli zamanlarda birçok zeyil yazılmış, muhtevası yeni bilgiler ışığında ikmal edilmeye çalışılmıştır. Başlıca zeyil müellifleri arasında olan Halepli Hüseyin el-Abbâsî en-Nebhânî, Vişnezâde İzzetî Mehmed Efendi, Riyâzîzâde Abdüllatîf b. Muhammed Kâtib Çelebi’nin çağdaşlarıdır. Hanîfzâde Tâhir Ahmed Efendi’nin de (ö. 1802) Âŝâr-ı Nev adında bir zeyli vardır. Esere yazılan en son ve en meşhur zeyil ise Bağdatlı İsmâil Paşa’nın (ö. 1920) Îżâĥu’l-meknûn fi’ź-źeyli Ǿalâ Keşfi’ž-žunûn Ǿan esâmi’l-kütüb ve’l-fünûn’udur.

Keşfü’ž-žunûn’un ilk ilmî neşrini Gustav Leberecht Flügel, Latince tercümesiyle birlikte yedi cilt halinde gerçekleştirmiştir (I-II, Leipzig 1835-1837; III-VII, London 1842-1858; tıpkıbasımları Beyrut, ts. [Dâru Sâdır]; Beyrut 1992). Mısır (1274) ve İstanbul’da (1310) aynen basılan eserin diğer ilmî neşri, M. Şerefettin Yaltkaya ve Kilisli Rifat Bilge tarafından mevcut yazma ve basma nüshalarla zeyiller gözden geçirilip müellif nüshasıyla karşılaştırılarak yapılmıştır (İstanbul 1941-1943, 1971-1972; tıpkıbasım, Tahran 1387/1967). Hanîfzâde’nin Âŝâr-ı Nev’i Keşfü’ž-žunûn’un Flügel neşrinin VI. cildinin sonunda, Riyâzîzâde’nin Esmâǿü’l-kütübi’l-mütemmim li-Keşfi’ž-žunûn’u Muhammed Altuncî tarafından Kahire’de (1977), Bağdatlı İsmâil Paşa’nın Îżâĥu’l-meknûn’u ise I. cildi M. Şerefettin Yaltkaya ve Kilisli Rifat Bilge, II. cildi Kilisli Rifat Bilge neşri olmak üzere Keşfü’ž-žunûn ile birlikte İstanbul’da basılmıştır (1945-1947, 1972; tıpkıbasım, Tahran 1387/1967).

BİBLİYOGRAFYA:

Keşfü’ž-žunûn, I-II; ayrıca bk. Şerefettin Yaltkaya’nın mukaddimesi, I, 7-16; a.mlf., Mîzânü’l-hak: İslâm’da Tenkit ve Tartışma Usûlü (s. nşr. Süleyman Uludağ - Mustafa Kara), İstanbul 2001, s. 143, 148; İbn Haldûn, Muķaddime, III, 1119-1125; Orhan Şaik Gökyay, Kâtip Çelebi: Yaşamı, Kişiliği ve Yapıtlarından Seçmeler, Ankara 1982, s. 32-33, 331-383; a.mlf., “Kâtip Çelebi: Hayatı, Şahsiyeti, Eserleri”, Kâtip Çelebi: Hayatı ve Eserleri Hakkında İncelemeler, Ankara 1985, s. 3-90; İsmail Güleç, Bir Bibliyografik Biyografi Denemesi, Kâtip Çelebi: Hayatı, Kişiliği, Eserleri ve Keşfü’z-Zünûn’u, İstanbul 1998, s. 35-49.

İlhan Kutluer