KÂŞÎ

(الكاشي)

Gıyâsüddîn Cemşîd b. Mes‘ûd el-Kâşî (ö. 832/1429)

Uluğ Bey’in ilmî çevresine mensup matematikçi ve astronom.

Kâşân’da doğdu; Fars menşeli bir aileye mensuptur. Önceleri tıpla ilgilenmesine rağmen astronomi ve matematiğe duyduğu merak asıl mesleğini ikinci plana itmesine yol açtı. Bir müddet Kâşân’da yaşadıktan sonra Irâk-ı Acem’i dolaştı ve nihayet Uluğ Bey’in davetiyle Semerkant’a yerleşerek araştırmaları için gereken malî kaynağa ve ilmî ortama kavuştu. Ancak onun daha önce astronomi üzerinde ciddi çalışmalar yaptığı, bu konuda uzmanlaştığı ve Süllemü’s-semâǿ, Muħtaśar der Ǿİlm-i Heyǿet, Risâle der Şerĥ-i Âlât-ı Raśad ve Nüzhetü’l-ĥadâǿiķ gibi bazı eserlerini bu dönemde kaleme aldığı anlaşılmaktadır.

Kâşî’nin Semerkant’taki ilmî hayatı, Uluğ Bey’e olan şahsî yakınlığından dola-yı medreseyle değil daha ziyade sarayla bağlantılıdır. Onun babasına gönderdiği bir mektup söz konusu ilmî çevre, Uluğ Bey ve muhtemelen kendisini Semerkant’a davet ettiren Kadızâde-i Rûmî hakkında önemli bilgiler içermektedir. Bu mektubunda Kâşî, Semerkant matematik bilginleri içinde en önde gelenin Kadızâde olduğunu belirtmekte, ancak bazı ifadelerinden kendisini onun önünde gördüğü sezilmektedir. Yine bu mektuptan Uluğ Bey’in ona çok yakınlık gösterdiği, ilmî başarılarını takdir ettiği ve tavsiyelerine önem verdiği anlaşılmaktadır. Özellikle Uluğ Bey’in rasathânesinin proje ve inşa aşamalarında Kâşî’nin yaptığı tavsiyelerin önemli rolü olmuştur (Sayılı, s. 81, 86-87, 89, 90). Bu rasathânenin başına getirilen ve Uluğ Bey’in zîcinin hazırlanmasında büyük katkıları bulunan Kâşî 19 Ramazan 832’de (22 Haziran 1429) Semerkant’ta vefat etti.

Kâşî’nin matematik ve astronomi alanlarına olan katkıları çok önemlidir. Özellikle Miftâĥu’l-ĥisâb adlı kitabı Doğu matematikçilerinin yazdıkları eserlerin zirvesi sayılır (Sâlih Zeki, I, 185-186). Bu çalışmasında Kâşî, tam sayıların köklerini almanın genel bir metodunu ortaya koymakta ve buna günümüzde Rufini-Horner metodu denilmektedir. Yine bu eserinde ortaya koyduğu ve er-Risâletü’l-muĥîŧiyye’de geniş ölçüde uyguladığı ondalık kesirlerle ilgili metodu matematiğe gerçek bir katkı olarak değerlendirilmektedir. Her ne kadar ondalık kesirler daha önce Öklîdisî ve bazı Çinli bilginlerce kullanılmışsa da bu konuyu ilk defa ayrıntılı ve sistemli bir biçimde inceleyen âlim Kâşî’dir. Onun matematikteki önemli başarılarından biri de ondalık kesirleri kullanmak suretiyle Ç (pi) sayısının değerini seleflerinden daha kesin bir şekilde tesbit etmiş ve 2e’yi hem altmışlı (6; 16, 59, 28, 1, 34, 51, 46, 15, 50) hem de onlu (6,2831853071795865) sayı sistemine göre vermiş olmasıdır. Kâşî ayrıca bugün Newton’un adıyla anılan binomiali (iki terimli işlem) ilk çözen matematikçidir (Q. Mushtaq, XII/2 [1989], s. 80-81). Risâletü’l-veter ve’l-ceyb adlı eserinde 1 derecelik yayın sinüsünü (sin 1º) kendine has bir metotla hesaplaması da yine onun orijinal buluşlarındandır (Sâlih Zeki, s. 185). Öte yandan Miftâĥu’l-ĥisâb’da dördüncü derece denklemleri keşfettiğini ve bu konuda müstakil bir eser kaleme alacağını söylemiş, fakat bu sözünü yerine getirmesine ömrü yetmemiştir.

Astronomi alanında Kâşî, öncelikle Nasîrüddîn-i Tûsî’nin Zîc-i İlħânî’sini güncelleştirerek Zîc-i Ħâķānî adıyla yeniden düzenlemiştir. Ayrıca gök cisimlerinin hacmi ve mesafeleri hakkında ince hesaplamalar yapmış, bu konuda iki alet geliştirmiştir. Bunlardan “tabaku’l-menâtık” adını taşıyanı bir gezegen ekvatoryumudur ve gezegenlerin ekliptik enlem ve boylamlarını, arza uzaklıklarını, konumlarını ve geriye dönüşlerini hesaplamak için yapılmıştır. “Levhu’l-ittisâlât” adındaki diğeri ise lineer enterpolasyon (ara değeri bulma) işleminde kullanılmaktadır. Nüzhetü’l-ĥadâǿiķ’in Semerkant nüshasında tanıttığı bu aletler hakkında adı bilinmeyen bir yazar tarafından özel bir kitap yazılmış veSultan II. Bayezid’e ithaf edilmiştir (tıpkıbasım ve İng. trc. E. S. Kennedy, The Planetary Equatorium of Jamshīd Ghiyāth al-Dīn al-Kāshī [d. 1429], Princeton 1960).

Eserleri. 1. Süllemü’s-semâǿ fî ĥalli işkâlin vaķaǾa fi’l-muķaddimîn fi’l-ebǾâd ve’l-ecrâm. Gezegenlerin mesafe ve hacimlerinin hesaplanmasına dair olan eser vezir Kemâleddin Mahmûd’a sunulmuştur. Birçok yazma nüshasından en önemlisi Londra India Office’teki olup (nr. 755) Tahran’da taş baskısı yapılmıştır (1286). 2. Muħtaśar der Ǿİlm-i Heyǿet (Risâle der Heyǿet). Timur hânedanından Sultan İskender’e sunulmuştur; British Museum’da bir nüshası vardır (nr. 27261). 3. Zîc-i Ħâķānî der Tekmîl-i Zîc-i İlħânî. Nasîrüddîn-i Tûsî’nin Zîc-i İlħânî’sini tamamlayıcı nitelikte altı makaleden oluşmaktadır. Birçok nüshası içinde en önemlisi India Office’te kayıtlıdır (nr. 2232). 4. Risâle der Şerĥ-i Âlât-ı Raśad. 818’de (1415) yazılarak Sultan İskender’e ithaf edilmiştir. Ancak bu şahsın Timur hânedanından Şîraz Emîri İskender mi yoksa Karakoyunlu Türkmen Beyi İskender mi olduğu tartışmalıdır.


V. Barthold tarafından Ulugbeki ego vremya içinde neşredilen risâleyi (Petrograd 1918) Edward S. Kennedy İngilizce’ye, V. A. Shishkin Rusça’ya çevirmiştir (bk. DSB, VIII, 260). 5. Nüzhetü’l-ĥadâǿiķ fî keyfiyyeti śanǾati’l-âleti’l-müsemmâ bi-ŧabaķi’l-menâŧıķ. Kendi icadı olan iki astronomi aletini tanıttığı eserin ilk şekli Kâşân’da 1416’da, genişletilmiş ikinci şekli 1426’da Semerkant’ta kaleme alınmıştır (a.g.e., VIII, 255, 261; krş. Stern, XXIV [1961], s. 362). Tahran’da Miftâĥu’l-ĥisâb’ın sonunda taş baskısı yapılmıştır (1306 hş.). 6. er-Risâletü’l-muĥîŧiyye. Çemberin çapa oranı, yani sayısının değerini tesbit için yazılmıştır. Paul Luckey, Der Lehrbrief über den Kreisumfang von Gamsīd b. Mas’ūd al-Kāsī (nşr. A. Siggel, Berlin 1953) başlıklı çalışmada metni incelemiş ve Almanca’ya çevirmiştir; ayrıca Rusça’ya da tercüme edilmiştir (DSB, VIII, 261). 7. Miftâĥu’l-ĥisâb (Miftâĥu’l-ĥüssâb fî Ǿilmi’l-ĥisâb). Özellikle tam sayıların kökünü alma ve ondalık kesirlerle ilgili yönünden dolayı önemli bir çalışmadır. Müellifi tarafından bir telhisi de yapılan eser Osmanlı medreselerinde ileri seviyede ders kitabı olarak okutulmuş, dördüncü makalesi Mühendishâne-i Bahrî-i Hümâyun hocası İbrâhim Kâmî tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir (DİA, XVII, 201, 246, 263-264). Tahran’da taş baskısı yapılan (1306 hş.) ve Ahmed Saîd ed-Demürdâş ve Muhammed el-Hifnî eş-Şeyh ile (Kahire 1967) Nâdir en-Nablusî (Dımaşk 1397/1977) tarafından neşredilen eser Rusça’ya da tercüme edilmiştir (DSB, VIII, 261; EI2, IV, 703). 8. Risâletü’l-veter ve’l-ceyb. Kiriş ve sinüs kavramları üzerine, özellikle sin 1º’nin değerini bulma konusunda Kâşî’nin orijinal buluşlarını ihtiva eder. Eserin en önemli şerhi Kadızâde-i Rûmî’ninki olup (Tahran 1299) Rusça’ya çevrilmiştir (DSB, VIII, 262). Kâşî’nin diğer eserleri de şunlardır: Vücûhü Ǿameli’đ-đarb fi’t-taĥt ve’t-türâb, Netâǿicü’l-ĥaķāǿiķ, Miftâĥu’l-esbâb fî Ǿilmi’z-Zîc, Risâle der saħt-ı usŧurlâb, Risâle fî maǾrifeti semti’l-ķıble min dâǿireti Hindiyye (eserleriyle ilgili geniş bilgi için bk. DSB, VIII, 260-262; Kurbânî, s. 372-387).

BİBLİYOGRAFYA:

Sâlih Zeki, Âsâr-ı Bâkıye, İstanbul 1329/1911, I, 183-186; Storey, Persian Literature, II, 72-73; Brockelmann, GAL, II, 273; Suppl., II, 295; Münzevî, Fihrist, I, 152, 204, 229, 301, 303, 342, 370; A. P. Youschkevitch - B. A. Rosenfeld, “al-Kāshī (or. al-Kāshānī), Ghiyāth al-dīn Jamshīd Mas’ūd”, DSB, VIII, 255-262; Aydın Sayılı, Uluğ Bey ve Semerkanddaki İlim Faaliyeti Hakkında Gıyâsüddîn-i Kâşî’nin Mektubu, Ankara 1985, tür.yer.; E. S. Kennedy, “Spherical Astronomy in Kāshī’s Khāqānī Zīj”, Zeitschrift für Geschichte der Arabisch-Islamischen Wissenschaften, Frankfurt 1985, II, 1-46; a.mlf., “A Letter of Jamshīd al-Kāshī to His Father”, Orientalia, XXIX, Roma 1960, s. 191-213; Ebü’l-Kāsım Kurbânî, Zindegînâme-i Riyâżîdânân-ı Devre-i İslâmî, Tahran 1365 hş., s. 365-388; S. M. Stern, “[Reviews:] E. S. Kennedy (tr.): The Planetary Equatorium of Jamshīd Ghiyāth al-Dīn al-Kāshī ...”, BSOAS, XXIV (1961), s. 362; D. J. de Solla Price, “[Book Reviews:] Jamshīd Guiyāth al-Dīn al-Kāshī ...”, ISIS, LIV/175 (1963), s. 153-154; Q. Mushtaq, “Muslim Legacy in Number Theory”, Journal of Central Asia, XII/2, Islamabad 1989, s. 73-82; J. Vernet, “al-Kāshī”, EI² (İng.), IV, 702-703.

Sadettin Ökten