İSFERÂYÎNÎ, İsâmüddin

(عصام الدين الإسفراييني)

Ebû İshâk İsâmüddîn İbrâhîm b. Muhammed b. Arabşâh el-İsferâyînî (ö. 945/1538)

Arap dili, kelâm ve mantığa dair şerh ve hâşiyeleriyle tanınan âlim.

873’te (1468) Horasan’ın Nîşâbur şehri yakınındaki İsferâyin’de doğdu. Birçok âlim ve devlet adamı yetiştiren bir aileye mensuptur. Eş‘arî kelâmcısı ve usul âlimi Ebû İshak İbrâhim b. Muhammed el-İsferâyînî’nin (ö. 418/1027) neslinden gelmektedir. Soyunda Timur’a başvezirlik yapanlar da vardır. Babası İsferâyin kadısı idi. Dedesi Arabşah da zamanın ileri gelen âlimleri arasında yer alıyordu. Annesi, İsâmüddin Dâvûd el-Havâfî en-Nîsâbûrî’nin kızıdır (Tûnekî, IV, 376). İsferâyînî, ilk öğrenimini İsferâyin’de tamamladıktan sonra Abdurrahman-ı Câmî’den dil, belâgat ve edebiyat dersleri aldı. Onun vasıtasıyla Nakşibendî şeyhlerinden Ubeydullah Ahrâr’a intisap etti.

İsferâyînî’nin, dil, mantık, felsefe ve kelâma dair verdiği derslerle İsferâyin, Horasan ve Mâverâünnehir’de şöhreti yayıldı. Daha sonra gittiği Herat’ta Timur’un oğlu Mirza Şâhruh’un kurduğu Sultâniyye Medresesi ile Âdiliyye Medresesi’nde ders okutmaya devam etti. Ancak Kadı Ebü’l-Meâlî el-Herevî’nin, mantık ve felsefe ilimlerinin öğrenilmesi ve öğretilmesinin câiz olmadığı yolundaki fetvasının yöneticileri etkilemesi üzerine Herat’tan sürüldü (a.g.e., IV, 378). 926 (1520) yılında ayrılarak Buhara’ya gitti. Buhara hâkiminin iltifatına mazhar olan İsferâyînî burada da derslerini sürdürdü (a.g.e., IV, 376).

İtikadda Eş‘arî, amelde Hanefî olan İsferâyînî, Ubeydullah Ahrâr’ın kabrini ziyaret için gittiği Semerkant’ta vefat etti ve şeyhin kabri yakınına defnedildi. 943 (1536), 944, 950 (1543) ve 951 yıllarında öldüğünü kaydeden de vardır (İbnü’l-İmâd, VIII, 291; Serkîs, II, 1330; Brockelmann, GAL, II, 540). Bazı kaynaklarda Anadolu’ya göç edip vefatına kadar burada ikamet ettiği de zikredilmiştir (Hânsârî, I, 180; Tûnekî, IV, 379). Kādî Beyzâvî tefsirinin Amme cüzüne yazdığı hâşiyeyi Kanûnî Sultan Süleyman’a ithaf etmiş olması bu görüşü teyit etmektedir. Bununla birlikte eserini Kanûnî’ye İran seferi sırasında sunmuş olması da mümkündür.

Dil, belâgat, mantık, felsefe ve kelâm gibi aklî ilimlere ilgi duyan İsferâyînî bu alanlarda büyük başarı sağladı. Eserlerinde araştırmacı bir ruhu yansıtması, değişik görüşleri değerlendirip eleştirmesi, ince ve karmaşık meseleleri çözmesi gibi özellikleri sebebiyle kaynaklar onu “imam, allâme, muhakkık, müdekkik, evhadü’l-muhakkıkīn” gibi sıfatlarla anmıştır. Medreselerde ders kitabı olarak okutulan birçok klasik metne yazdığı şerh ve hâşiyeler büyük ilgi görmüştür. Bunların en meşhurları, Kazvînî’nin Telħîśü’l-Miftâĥ’ı üzerine kaleme aldığı el-Aŧvel adlı geniş şerhiyle hocası Molla Câmî’nin İbnü’l-Hâcib’in el-Kâfiye’si üzerine yazdığı el-Fevâǿidü’ż-Żiyâǿiyye’ye yaptığı hâşiyedir. Oğlu Sadreddin İsmâil ile torunları Ali, Muhammed ve Ahmed, ayrıca Emîr Ebülfeth eş-Şerefî el-Hüseynî, İsferâyînî’nin öğrencileri arasında zikredilmektedir.

Eserleri. A) Dil, Belâgat ve Edebiyat. 1. el-Aŧvel. Sekkâkî’ye ait Miftâĥu’l-Ǿulûm’un belâgata dair üçüncü bölümünün Hatîb el-Kazvînî tarafından telhisi ve yeniden düzenlenmesiyle meydana gelen Telħîśü’l-Miftâĥ’ın şerhidir (I-II, İstanbul 1284). Müellif, Sa‘deddin et-Teftâzânî’nin aynı eser üzerine yazdığı el-Muŧavvel’e (geniş şerh) nisbetle el-Aŧvel (en geniş şerh) adını verdiği eserde Teftâzânî’ye sıkça eleştiriler yöneltmiştir. 2. Ĥâşiye Ǿalâ Muħtaśari’l-meǾânî. Hatîb el-Kazvînî’nin belâgata dair Telħîśü’l-Miftâĥ’ına Teftâzânî tarafından yazılan şerhin (Muħtaśarü’l-meǾânî) hâşiyesidir (Brockelmann, GAL Suppl., I, 518). 3. Ĥâşiye Ǿalâ Ĥâşiyeti’s-Semerķandî Ǿalâ Şerĥi’l-Muŧavvel. Kazvînî’nin Telħîśü’l-Miftâĥ’ına Teftâzânî’nin yazdığı şerhin Ebü’l-Kāsım es-Semerkandî tarafından yapılan hâşiyesine yazdığı hâşiyedir. Hem bu hâşiyenin hem de onun üzerine Sadreddinzâde Muhammed Sâdır b. Feyzullah’ın kaleme aldığı TaǾlîķāt’ın yazma nüshaları mevcuttur (a.g.e., I, 517). 4. Mîzânü’l-edeb (fi’l-Ǿulûmi’ŝ-ŝelâŝe: eś-Śarf ve’n-naĥv ve’l-belâġa).


Fâzıl Muhammed Mîrek et-Taşkendî tarafından ǾUcâletü’l-beyân adıyla şerhedilmiş ve Şerĥu Mîzânü’l-edeb adıyla basılmıştır (İstanbul 1286, 1289). Eserin sarf kısmını da Şerĥu Bâbi’ś-śarf min Mîzâni’l-edeb adıyla Taşkendî (Kemâleddin Mehmed Efendi) şerhetmiştir (Kahire 1290). 5. Şerĥu Risâleti’l-istiǾâre. Ebü’l-Kāsım el-Leysî es-Semerkandî’nin Risâletü’l-istiǾâre’sinin (er-Risâletü’s-Semerķandiyye) şerhidir (İstanbul 1270, 1276; Tunus 1283). Bu şerh üzerine, başta şârihin torunu Ali b. İsmâil Sadreddin olmak üzere birçok kişi tarafından hâşiye yazılmıştır (yazma nüshaları için bk. Brockelmann, GAL, II, 247). 6. Şerĥu’r-Risâleti’l-VażǾiyye (li’l-Îcî). eş-Şerĥu’l-Ǿİśâmî li’r-Risâleti’l-VażǾiyye adıyla da anılan eser Adudüddin el-Îcî’nin risâlesinin şerhidir (İstanbul 1274). 7. Risâle fi’l-beyân ve’l-iǾcâz (İstanbul 1256/1840). 8. Risâle fî Ǿilmi’l-mecâz. Eseri Abdülbâkī b. Muhammed el-Ârif şerhetmiş, Ahmed el-Mevlevî de Farsça’ya çevirmiştir (eserin şerh ve tercümesinin yazma nüshaları için bk. Brockelmann, GAL Suppl., II, 571). 9. Ĥâşiyetü’l-Ǿİśâm Ǿale’l-Câmî. Abdurrahman-ı Câmî’nin, oğlu Ziyâeddin Yûsuf için İbnü’l-Hâcib’in nahve dair eseri el-Kâfiye üzerine yazdığı el-Fevâǿidü’ż-Żiyâǿiyye adlı şerhine hâşiyedir. İsferâyînî, hâşiyede hocası Câmî ile Câmî’ye hâşiye yazan Abdülgafûr-i Lârî’ye sık sık eleştiriler yöneltmiştir. Medreselerde büyük ilgi görmüş olan hâşiyenin birçok baskısı yapılmıştır (Kalküta 1233, 1256; İstanbul 1235, 1256, 1259, 1276, 1281, 1306, 1307, 1309, 1313, 1320; Lucknow 1265, 1285; Kahire 1276; Kazan 1307). Ĥâşiyetü’l-Ǿİśâm üzerine de birçok hâşiye yazılmıştır (hâşiyeler ve yazma nüshaları için bk. Brockelmann, GAL, I, 369; Suppl., I, 531). 10. Şerĥu’l-Kâfiye fi’n-naĥv (li’bni’l-Ĥâcib). Medrese öğrencileri arasında ilgi görmüş ve çeşitli baskıları gerçekleştirilmiştir (İstanbul 1256, 1313). İsferâyînî, bu şerhinde eserin diğer şârihi Radî el-Esterâbâdî’ye muâraza yapma-yı amaçlamıştır. Şerh üzerine hâşiyeler de yazılmıştır (Brockelmann, GAL, I, 369; Suppl., I, 531). 11. el-Ferîd fi’n-naĥv (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, nr. 68, 165/21). 12. Risâle fî taĥķīķi’d-delâleti’l-VażǾiyye (Brockelmann, GAL Suppl., II, 571). 13. Ĥâşiye Ǿale’l-Çârperdî. Ahmed el-Çârperdî’nin İbnü’l-Hâcib’in Şâfiye’si üzerine yazdığı şerhe hâşiyedir (Brockelmann, GAL Suppl., I, 535).

İsferâyînî’nin bu konulara dair diğer eserleri de şunlardır: Şerĥu’ş-Şâfiye fi’t-taśrîf (li’bni’l-Ĥâcib; Keşfü’ž-žunûn, II, 1022), Şerĥu’l-ǾAvâmil (li’l-Cürcânî), Muħtaśar fi’n-naĥv, Şerĥu’l-Muħtaśar (fi’n-naĥv), Risâle fi’l-istiǾârâti’l-bedîǾiyye ve’l-ĥaķīķa ve’l-mecâz (Farsça), Risâle fi’l-istiǾârât (yazma nüshası için bk. Brockelmann, GAL Suppl., II, 571), el-Uśûl Ǿalâ Muħtaśari’t-Telħîś, Şerĥ-i Ķaśîde-i Bürde (Farsça).

B) Kelâm, Mantık, Tartışma Âdâbı. 1. Ĥâşiyetü’l-Ǿİśâm Ǿalâ şerĥi’s-SaǾd Ǿale’l-ǾAķāǿidi’n-Nesefiyye. Necmeddin Ömer en-Nesefî’nin muhtasar akaid kitabına Sa‘deddin et-Teftâzânî’nin Şerĥu’l-ǾAķāǿid adıyla yazdığı şerhe hâşiyedir (İstanbul 1249, 1276, 1304; Kahire 1321, 1329). 2. Ĥâşiyetü’l-Ǿİśâm Ǿalâ Şerĥi’l-Ķuŧb Ǿale’ş-Şemsiyye fi’l-manŧıķ. Necmeddin Ali b. Ömer el-Kâtibî’nin risâlesine Kutbüddin er-Râzî’nin yazdığı Taĥrîrü’l-ķavâǾidi’l-manŧıķıyye fî şerĥi’ş-Şemsiyye adlı şerhin hâşiyesidir (İstanbul 1266). Eserin et-Taśavvurât (İstanbul 1289) ve et-Taśdîķāt (İstanbul 1259) adlı bölümleri ayrıca basılmıştır. 3. Şerĥu Tehźîbi’l-manŧıķ ve’l-kelâm. Teftâzânî’ye ait eserin şerhidir (Brockelmann, GAL Suppl., II, 304). 4. Şerĥu’l-Âdâbi’l-ǾAđudiyye (Brockelmann, GAL, II, 268; Suppl., II, 288). 5. Şerĥu ŦavâliǾu’l-envâr min meŧâliǾi’l-enžâr. Kādî el-Beyzâvî’nin kelâma dair eserinin şerhidir (Keşfü’ž-žunûn, II, 1116). 6. Ĥâşiyetü’l-Ǿİśâm Ǿalâ Şerĥi’s-Seyyid Ǿale’l-Mevâķıf. Adudüddin el-Îcî’nin kelâma dair eserinin Seyyid Şerîf el-Cürcânî şerhine hâşiyedir. 7. Şerĥu’l-ǾAķāǿidi’l-ǾAđudiyye (a.g.e., II, 1144). 8. Şerĥu’l-Muĥaśśal. Fahreddin er-Râzî’nin felsefe ve mantığa dair eserinin şerhidir. 9. Şerĥu’l-Ġurre fi’l-manŧıķ (li’s-Seyyid el-Cürcânî). Şerĥu’r-Risâleti(l-kübrâ) fi’l-manŧıķ (li’s-Seyyid el-Cürcânî) da denilen eser Farsça olup üzerine öğrencisi Ebü’l-Feth eş-Şerîfî hâşiye yazmıştır (a.g.e., I, 637; Brockelmann, GAL Suppl., II, 571). İsferâyînî’nin bu konulardaki diğer eserleri de şunlardır: Şerĥu Kitâbi Manŧıķı’ş-ŞerîǾa, Risâle fî taĥķīķi’l-maĥśûrâti’l-erbaǾ (fi’l-manŧıķ), Risâle fî beyâni’n-neseb beyne’l-ķażâyâ (fi’l-manŧıķ), Risâle fî mebĥaŝi taķsîmi’l-ķażıyye (fi’l-manŧıķ), Ĥâşiye Ǿalâ Şerĥi’l-Ĥüseyniyye fî âdâbi’l-baĥŝ ve’l-münâžara (Keşfü’ž-žunûn, I, 39).

C) Tefsir, Fıkıh, Tasavvuf, Şemâil. 1. Ĥâşiye Ǿalâ Tefsîri’l-Beyżâvî (Ĥâşiye Ǿalâ Envâri’t-Tenzîl). Beyzâvî tefsirinin A‘râf sûresinin sonuna kadar hâşiyesidir (Brockelmann, GAL, I, 531; Suppl., I, 738). 2. Ĥâşiye Ǿalâ Cüzǿi ǾAmme min tefsîri’l-Beyżâvî. Kanûnî Sultan Süleyman’a ithaf edilen eserin Rabat ve Tahran’da (Sipehsâlâr Medresesi Kütüphanesi’nde iki nüsha) yazmalarının olduğu kaydedilmektedir. 3. Ĥâşiye Ǿalâ şerĥi’l-Viķāye. Tâcüşşerîa’ya ait Viķāyetü’r-rivâye adlı eserin Sadrüşşerîa Ubeydullah el-Mahbûbî tarafından yapılmış şerhinin hâşiyesi olup “Kitâbü’l-BüyûǾ”a kadar gelmektedir (Brockelmann, GAL Suppl., I, 648). 4. TaǾlîķāt Ǿale’t-Telvîĥ. Sadrüşşerîa’nın Tenķīĥu’l-Uśûl’ü üzerine Teftâzânî’nin yazdığı şerhin hâşiyesidir (Brockelmann, GAL, II, 277; Suppl., I, 637). 5. Şerĥu’ş-Şemâǿil. Ebû Îsâ et-Tirmizî’nin eserinin şerhidir (Brockelmann, GAL, I, 170; Suppl., I, 268). 6. Şerĥu’l-Evrâd. Nakşibendî tarikatının evrâdına dair bir eserdir (İstanbul 1276, 1283).

BİBLİYOGRAFYA:

Keşfü’ž-žunûn, I, 39, 41, 637; II, 1022, 1116, 1144, 1146; ayrıca bk. tür.yer.; İbnü’l-İmâd, Şeźerât, VIII, 291; İbnü’l-Gazzî, Dîvânü’l-İslâm (nşr. Seyyid Kisrevî Hasan), Beyrut 1411/1990, III, 292; Hânsârî, Ravżâtü’l-cennât (nşr. Esedullah İsmâiliyyân), Tahran 1390/1970, I, 179 vd.; Tûnekî, MuǾcemü’l-muśannifîn, Beyrut 1344/1925, IV, 375-379; Serkîs, MuǾcem, II, 1330-1331; Brockelmann, GAL, I, 170, 369, 531; II, 247, 268, 277, 369, 410-411, 540; Suppl., I, 268, 517, 518, 531, 535, 637, 648; 738; II, 288, 304, 571; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 26-27; Kehhâle, el-Münteħab min maħŧûŧâti’l-Medîneti’l-münevvere, Dımaşk 1393/1973, s. 54, 56; a.mlf., el-Müstedrek, Beyrut 1406/1985, s. 29; Nüveyhiz, MuǾcemü’l-müfessirîn, I, 20; Sâlihiyye, el-MuǾcemü’ş-şâmil, I, 64-66; el-Ķāmûsü’l-İslâmî, I, 98-99.

İsmail Durmuş