İBN EBÛ ŞEYBE, Ebû Bekir

(أبو بكر ابن أبي شيبة)

Ebû Bekr Abdullāh b. Muhammed b. Ebî Şeybe İbrâhîm el-Absî el-Kûfî (ö. 235/849)

el-Muśannef adlı eseriyle tanınan hadis hâfızı, müfessir ve tarihçi.

159’da (776) Kûfe’de doğdu (Hatîb, X, 66). Benî Abs’in mevlâsı olup üçüncü dedesinin Havstî diye anılması, ailenin aslen Belhli olduğunu ve muhtemelen Arap soyundan gelmediğini göstermektedir. Erken yaşta hadis tahsiline başladı, on dört yaşında iken Kadı Şerîk b. Abdullah’tan hadis dersi aldı. Kûfe, Basra, Rey ve Bağdat ile Hicaz bölgesindeki ilim merkezlerinde tahsilini sürdürdü. Abdullah b. Mübârek, Halef b. Halîfe, Cerîr b. Abdülhamîd, Muhammed b. Fudayl, Vekî‘ b. Cerrâh, Süfyân b. Uyeyne, Yahyâ b. Saîd el-Kattân gibi muhaddislerden hadis okudu. Talebeleri arasında Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd, İbn Mâce, İbn Sa‘d, Bakī‘ b. Mahled, İbn Vaddâh, Ebû Zür‘a er-Râzî, Ebû Ya‘lâ el-Mevsılî, Ca‘fer b. Muhammed el-Firyâbî, Ebü’l-Kāsım el-Begavî gibi âlimler yer almaktadır. Babası, dedesi, iki kardeşi Ebü’l-Hasan Osman ve Kāsım ile oğlu İbrâhim ve yeğeni Ebû Ca‘fer Muhammed b. Osman da tanınmış birer muhaddis olmakla beraber ailenin en ünlü şahsiyeti kendisidir. İbn Ebû Şeybe’nin hadis bilgisini kardeşi Osman’dan üstün bulan Ahmed b. Hanbel ile Yahyâ b. Maîn onu sadûk diye nitelendirmiş, Ebü’l-Hasan el-İclî ve Ebû Hâtim er-Râzî de sika olduğunu söylemişlerdir. Ebû Zür‘a er-Râzî ve Sâlih Cezere gibi kendisini yakından tanıyan hadis münekkitleri de hâfızasının çok güçlü olduğunu belirtmişlerdir.

İbn Ebû Şeybe’nin olgunluk dönemi, Mu‘tezile mezhebinin devlet idaresine hâkim olduğu yıllara (813-847) rastlamakta olup Abbâsî Halifesi Mütevekkil-Alellah, daha önce Me’mûn’un başlattığı ve Mu‘tasım-Billâh ile Vâsiķ-Billâh’ın devam ettirdiği dinî ve siyasî sahalarda uygulanan devlet politikasını kökten değiştirmeye karar verince Mu‘tezile politikasının izlerini silmek üzere yardımlarına başvurduğu hadis ve fıkıh âlimleri arasında İbn Ebû Şeybe ile ağabeyi Osman da vardı. Halifenin bol maaş ve tahsisat bağladığı bu ekipten, Mu‘tezile ve Cehmiyye’ye ait görüşleri reddeder mahiyetteki hadislerle rü’yet hakkındaki hadisleri halka anlatmasını istemesi üzerine İbn Ebû Şeybe Bağdat’taki Rusâfe Mescidi’nde 30.000’i aşan kalabalığa ders verdi (a.g.e., X, 67; Zehebî, AǾlâmü’n-nübelâǿ, XI, 125). Kaynaklar, ayrıca onun Kûfe’de bir sütunun dibinde uzun zaman ders verdiğini kaydeder (Hatîb, X, 69; Zehebî, AǾlâmü’n-nübelâǿ, XI, 124). Bu sütun Kûfe Valisi Velîd b. Ukbe tarafından yaptırılan caminin sütunu olmalıdır (bu caminin sütunları dibinde ders veren sahâbîler için bk. Hâkim, s. 191-192; ayrıca krş. Yardım, I, 138-139).

İbn Ebû Şeybe, Ebû Hanîfe’nin mezhep ve metoduna karşı olup bu konudaki muhalefetini el-Muśannef adlı eserinin son tarafında “Kitâbü’r-Red alâ Ebî Hanîfe” adlı bir başlık altında ifade etmiş (XV, 148-282); Kāsım b. Kutluboğa el-Ecvibe Ǿan iǾtirâżâti İbn Ebî Şeybe Ǿalâ Ebî Ĥanîfe, Zâhid Kevserî de en-Nüketü’ŧ-ŧarîfe fi’t-teĥaddüŝ Ǿan rudûdi İbn Ebî Şeybe Ǿalâ Ebî Ĥanîfe (Kahire 1365) adlı çalışmalarıyla onun bu konudaki görüşlerini reddetmiştir. İbn Ebû Şeybe 8 Muharrem 235’te (2 Ağustos 849) vefat etti.

Eserleri. 1. el-Muśannef* fi’l-eĥâdîŝ ve’l-âŝâr. İbn Ebû Şeybe’nin, hadislerle sahâbe sözleri ve tâbiîn fetvalarını senedleriyle birlikte topladığı ve konularına göre tertip ettiği en hacimli eseri olup kaynaklarda el-Müsned adıyla kaydedilen kitabının da bu eser olduğu belirtilmektedir (Keşfü’ž-žunûn, II, 1711). Çeşitli baskıları arasında Abdülhâliķ el-Efgānî (I-XV, Karaçi 1406) ve Kemâl Yûsuf el-Hût’un (I-VII, Beyrut 1409/1989) neşirleri anılabilir. 2. Kitâbü’l-Îmân. İman ve İslâm’a dair 139 hadis ve haberi ihtiva eden ve el-Muśannef’teki “Kitâbü’l-Îmân”ın bazı tertip farklarıyla rivayetinden ibaret olan eser, Nâsırüddin el-Elbânî tarafından Ebû Ubeyd Kāsım b. Sellâm’ın Kitâbü’l-Îmân’ı, Ebû Hayseme Züheyr b. Harb’in Kitâbü’l-Ǿİlm’i ve Hatîb el-Bağdâdî’nin İķtiżâǿü’l-Ǿilm el-Ǿamel’i ile birlikte (Dımaşk 1385/1966), daha sonra da müstakil olarak (Beyrut 1403/1983; Küveyt 1405/1985) yayımlanmıştır. 3. Kitâbü’l-Edeb. Bir nüshası Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye’de bulunan eserin (Mağrib, nr. 78/7) el-Muśannef’in “Kitâbü’l-Edeb” bölümünün ayrı bir rivayeti olması muhtemeldir. Eser üzerinde Muhammed Rızâ el-Kahvecî’nin Pencap Üniversitesi İdâre-i Ulûm-i İslâmiyye Bölümü’nde bir doktora tezi hazırladığı (Lahor 1989) kaydedilmektedir (Fihrist-i Maħŧûŧât-i Pî eyc Dî ve Em ey ǾUlûm-i İslâmiyye: 1952-1989, s. 11).


4. Kitâbü’t-Târîħ. Câhiliye devrinden Hz. Ömer’in vefatına kadar olan dönem hakkında bilgi veren eserin bir nüshası, Berlin’de Stiffung Preussischer Kulturbesitz’in özel kütüphanesinde (nr. 9409) tesbit edilmiş ve bu nüshanın Heinrich Schützinger tarafından genişçe bir tanıtımı yapılmıştır (bk. bibl.). Heinrich Schützinger, Kitâbü’t-Târîħ ile el-Muśannef içindeki “Kitâbü’t-Târîħ” (XII, 547-580; XIII, 5-94) ve “Kitâbü’l-Meġāzî” (XIV, 283-601) bölümlerini karşılaştıramadığını ifade etmekteyse de yazmanın muhtevasıyla ilgili olarak verilen bilgilerle el-Muśannef’in içindeki bölümlerin tam bir uyum sağladığı dikkate alındığında Kitâbü’t-Târîħ’in de müstakil bir eser olmadığı anlaşılmaktadır. 5. Tefsîrü İbn Ebî Şeybe. Bir rivayet tefsiri olan eserin Süleymaniye Kütüphanesi’nde bir nüshası bulunmaktadır (Yazma Bağışlar, nr. 4028, vr. 1a-205a).

Kitâbü’l-Evâǿil, Kitâbü’l-Fiten, Kitâbü’l-Cemel, Kitâbü’ś-Śıffîn, Kitâbü’l-Fütûĥ ve Feżâǿilü’l-Ķurǿân gibi adlarla İbn Ebû Şeybe’ye nisbet edilen eserler de el-Muśannef’in ilgili bölümlerinin ayrı istinsahı veya rivayeti sonucunda ortaya çıkmış olmalıdır. el-Muśannef’in “er-Red Ǿalâ Ebî Ĥanîfe” ve “Kitâbü’z-Zekât” bölümleri müstakil olarak yayımlanmıştır (Brockelmann, I, 215). Çeşitli kaynaklarda müellifin Kitâbü’s-Sünen fi’l-fıķh ve el-Aĥkâm adlı kitapları bulunduğu da zikredilmektedir.

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Sa‘d, et-Ŧabaķāt, VI, 413; Buhârî, et-Târîħu’ś-śaġīr, II, 365; İbn Ebû Hâtim, el-Cerĥ ve’t-taǾdîl, V, 160; İbnü’n-Nedîm, el-Fihrist (Flügel), s. 229; Hâkim, MaǾrifetü Ǿulûmi’l-ĥadîŝ, s. 191-192; Hatîb, Târîħu Baġdâd, I, 383-384; X, 66-71; Sem‘ânî, el-Ensâb (Bârûdî), IV, 140-141; İbnü’s-Salâh, ǾUlûmü’l-ĥadîŝ, s. 129; Mizzî, Tehźîbü’l-Kemâl, XVI, 34-42; Zehebî, Teźkîretü’l-ĥuffâž, II, 432-433; a.mlf., AǾlâmü’n-nübelâǿ, XI, 122-127; a.mlf., Târîħu’l-İslâm: sene 231-240, s. 227-230; Safedî, el-Vâfî, XVII, 442; İbn Nâsırüddin, Tavżîĥu’l-müştebih (nşr. M. Naîm el-Araksûsî), Beyrut 1414/1993, III, 385; İbn Hacer, Tehźîbü’t-Tehźîb, VI, 2-4; a.mlf., Lisânü’l-Mîzân, VII, 64; Keşfü’ž-žunûn, I, 437; II, 1678, 1711; Kettânî, er-Risâletü’l-müstetrafe (Özbek), s. 35, 42, 76, 78, 85, 95, 109, 274; Brockelmann, GAL Suppl., I, 215; Sezgin, Buhârî’nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar, İstanbul 1956, s. 66, 67, 75, 208; a.mlf., GAS, I, 108; Fihrist-i Maħŧûŧât-i Pî eyc Dî ve Em ey ǾUlûm-i İslâmiyye: 1952-1989, Lahor 1990, s. 11; Ali Yardım, Hadis, İstanbul 1997, I, 138-139; II, 52, 55, 59, 67, 75, 107, 117, 128; Walter Werkmeister, Quellenuntersuchungen zum Kitab al-Iqd al-Farid des Andalusiers Ibn Abdrabbih, Berlin 1983, s. 160-166; Heinrich Schützinger, “Ibn Abī Šaibe Und Sein Ta’rīx”, Oriens, XXIII-XXIV (1974), s. 134-146; Ch. Pellat, “Ibn Abī Ѕћayba”, EI² (Fr.), III, 714; Hasan Yûsufî Eşkûrî, “İbn Ebî Şeybe”, DMBİ, II, 669-670.

Ali Yardım