İBN EBÜ’l-HISÂL

(ابن أبي الخصال)

Ebû Abdillâh İbn Ebi’l-Hısâl Muhammed b. Mes‘ûd b. Halsa el-Gāfikī el-Endelüsî (ö. 540/1146)

Muhaddis, kâtip ve şair.

465’te (1072) Endülüs’ün Ceyyân (Jáen) bölgesinde Şekūre’ye (Segura) bağlı Fergalît’te (Gorgolitas) dünyaya geldi. 463’te (1070) doğduğu da söylenmiştir. Yetiştirdiği ilim adamlarıyla meşhur bir aileye mensup olup kardeşi Ebû Mervân Abdülmelik de dönemin tanınmış kâtiplerindendir. Tahsiline Fergalît’te başlayan İbn Ebü’l-Hısâl öğrenimini yakın şehirlere seyahat ederek sürdürdü. Ardından Kurtuba’ya (Cordoba) yerleşti ve bundan sonra Kurtubî nisbesiyle de anıldı. Ebû Bahr el-Esedî, Ebû Bekir Gālib b. Atıyye, Ebû Bekir b. Sâbık es-Sıkıllî, kendisine Müslim ile Tirmizî’nin el-CâmiǾu’ś-śaĥîĥ’lerini okuduğu ve kendisinden Buhârî’nin eś-Śaĥîĥ’inin çoğu ile Ebû Dâvûd’un es-Sünen’i ve Abdülganî el-Ezdî’nin Müştebihü’n-nisbe adlı eserini dinlediği Ebû Ali es-Sadefî, birbirlerinden rivayetleri müdebbec* sayılan Ebü’l-Hasan İbnü’l-Bâziş gibi âlimler faydalandığı hocalardan bazılarıdır. İbnü’l-Kasîr diye tanınan Ebû Ca‘fer Ahmed b. Ahmed, Ebü’l-Kāsım İbn Hubeyş, İbn Beşküvâl, Ebû Abdullah Muhammed b. Abdurrahman ve daha pek çok kimse de ona talebe olmuştur.

Hadis ve hadis ilimleri yanında tarih, edebiyat, şiir gibi alanlarda da iyi yetişmiş bir âlim ve örnek gösterilen bir kâtip olan İbn Ebü’l-Hısâl, Murâbıtlar Devleti yöneticileriyle yakın ilişki içinde bulundu ve önemli mevkilere getirildi. Ali b. Yûsuf b. Tâşfîn döneminde (1106-1143) Dîvânü’r-resâil’in başına kâtip tayin edildi ve bu göreviyle birlikte diğer bir vezirliği de yürütmüş olmalıdır ki “zü’l-vizâreteyn” lakabını aldı. Uzunca bir süre devam eden bu görevi dolayısıyla Fas, Gırnata (Granada), Sebte (Ceuta), Saragusta (Saragossa), Belensiye (Valencia) gibi pek çok şehri dolaştı, gittiği bazı yerlerde uzun müddet kaldı.

İbn Ebü’l-Hısâl, Kurtuba’ya giren Berberî Masmûde kabilesinin askerleri tarafından 12 Zilhicce 540’ta (26 Mayıs 1146) kız kardeşinin oğlu ve damadı Abdullah b. Abdülazîz b. Mes‘ûd ile birlikte evinde şehid edildi ve ertesi günü İbn Abbas Kabristanı’na defnedildi. Edebiyat, tarih ve kitâbet sanatındaki başarıları sebebiyle Endülüs’te İslâm hâkimiyetinin sona ermesine kadar İbn Ebü’l-Hısâl’i gölgede bırakacak derecede güçlü bir başka isme rastlanmadığının söylenmesi (Makkarî, III, 193) onun ilmî seviyesini göstermesi bakımından önemlidir.

Eserleri. 1. Žıllü(s-seĥâbi)’l-ġamâme ve ŧavķu’l-ĥamâme fî menâķıbi men ħaśśahû Resûlullāh śallallāhü Ǿaleyhi ve sellem min śaĥâbetihî bi’l-kerâme ve eĥallehüm bi-şehâdetihi’ś-śâdıķa dâre’l-muķāme. Adı çeşitli kaynaklarda bu şekilde veya birbirinden farklı kısaltmalarla geçen ve Hz. Peygamber ile zevcelerinin ve bazı yakınlarının biyografilerine dair olan eseri İbn Hayr el-İşbîlî müellife Kurtuba’daki evinde birkaç kere okumuş (Fehrese, s. 386), Abbas b. İbrâhim de bu nüshaya dayanarak Abdülkādir es-Sûfî’nin (ö. 1091/1680) istinsah ettiği bir yazmayı gördüğünü kaydetmiştir (el-İǾlâm, IV, 90; eserin yazma nüshaları için bk. Brockelmann, GAL, I, 454). 2. Menâķıbü’l-Ǿaşere ve Ǿammey Resûlillâh. Eserde cennetle müjdelenen on sahâbî ile Hz. Peygamber’in amcaları Abbas ve Hamza’nın biyografilerine yer verilmiştir (yazma nüshaları için bk. Brockelmann, GAL, I, 454-455; Suppl., I, 629-630). 3. Resâǿil. İbn Ebü’l-Hısâl’in edebî bakımdan önemli sayılan pek çok risâle kaleme aldığı anlaşılmaktadır. Resmî görevi dolayısıyla yöneticiler adına yazdıklarının yanında Ebû Bekir İbnü’l-Arabî gibi devrin önde gelen âlimlerine, akrabalarına, hoca ve talebelerine yazdığı bu risâlelerden birkaçını talebelerinden İbn Hayr el-İşbîlî bizzat İbn Ebü’l-Hısâl’e okuyarak istinsah etmiştir. İbn Hayr tarafından bir araya getirilmediği anlaşılan ve daha sonra da kimin tarafından derlendiği bilinmeyen bu risâleleri Muhammed Rıdvân ed-Dâye tahkik ederek Resâǿilü İbn Ebi’l-Ħıśâl adıyla yayımlamıştır (Dımaşk 1408/1987). İbn Ebü’l-Hısâl’in risâlelerinden birini daha önce Abdullah Kennûn inceleyerek neşretmiştir (“Risâletü İbn Ebi’l-Ħıśâl el-letî nâle fîhâ min kerâmeti’l-Murâbıŧîn”, MMİADm., XXXV [1960], sy. 4, s. 11). 4. Sirâcü’l-edeb. Ebû Ali el-Kālî’nin en-Nevâdir’i ile Ebû İshak İbrâhim b. Ali el-Husrî’nin Zehrü’l-âdâb adlı eserleri tarzında kaleme alındığı söylenen bu çalışma (Makkarî, III, 184) kitâbet sanatıyla ilgili mensur bir kitaptır. 5. Lemĥatü (Ħaŧfü)’l-bâriķ ve ķaźfü’l-mâriķ. Ebû Âmir İbn Garsiyye’nin Acemler’in Araplar’dan üstün olduğu yolundaki iddiasını reddetmek amacıyla kaleme alınmış uzunca bir risâledir.


Döneminde yaygın olan nazım ve nesir türlerinde örnekler veren İbn Ebü’l-Hısâl’in, Harîrî’nin el-Maķāmât’ı tarzında ve onu eleştirmek amacıyla yazdığı makāmeleriyle Ebü’l-Alâ el-Maarrî ve İbn Nübâte el-Hatîb’in risâleleri tarzında onları tenkit için kaleme aldığı hitâbe ve şiirleri önemli görülmektedir. Hz. Peygamber’in soyunu ve sahâbeyi öven MiǾrâcü’l-menâķıb ve minhâcü’l-ĥasebi’ŝ-ŝâķıb’ı uzunca bir kasidedir. Hacminden ötürü müstakil nüshalar halinde de yazılan kaside (nüshaları için bk. Brockelmann, GAL, I, 455) Resâǿil’in Rıdvân ed-Dâye neşrinde eserin sonuna eklenmiştir (s. 627-637). Yine Resâǿil arasında yer alan (s. 370-390) MuǾâraża li-Mulķa’s-sebîl de İbn Ebü’l-Hısâl’in, Ebü’l-Alâ el-Maarrî’nin Mulķa’s-sebîl fi’l-vaǾž ve’z-zühd’ü tarzında ve ona nazîre olarak kaleme alınmış olup (DMBİ, II, 646) müstakil nüshaları da vardır (Brockelmann, GAL, I, 455). Onun bunlardan başka el-Menhec fî muǾârażati’l-mübhec adlı bir eserinden de söz edilmiştir (İbn Hayr, s. 386).

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Ebü’l-Hısâl, Resâǿilü İbn Ebi’l-Ħıśâl (nşr. M. Rıdvân ed-Dâye), Dımaşk 1408/1987, neşredenin girişi; Feth b. Hâkān el-Kaysî, Ķalâǿidü’l-Ǿiķyân (nşr. Hüseyin Yûsuf Haryûş), Zerkā 1409/1989, s. 518-537; İbn Hayr, Fehrese, s. 386, 418-419, 420-421; Dabbî, Buġyetü’l-mültemis, s. 170-171; İbn Dihye el-Kelbî, el-Muŧrib (nşr. İbrâhim el-Ebyârî v.dğr.), Kahire 1954, s. 187-189; İbnü’l-Ebbâr, el-MuǾcem fî aśĥâbi’l-Ķāđî eś-Śadefî, Madrid 1885, s. 144-149; İbn Saîd el-Mağribî, el-Muġrib, II, 66-67; İbnü’l-Kādî, Ceźvetü’l-iķtibâs, Rabat 1973, s. 257-258; Makkarî, Nefĥu’ŧ-ŧîb, III, 184, 193; a.mlf., Ezhârü’r-riyâż (nşr. Saîd Ahmed A‘râb v.dğr.), Rabat 1978, V, 156-160; Keşfü’ž-žunûn, I, 716; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, II, 89; Kettânî, er-Risâletü’l-müstetrafe (Özbek), s. 217; Brockelmann, GAL, I, 454-455; Suppl., I, 629-630; GAL (Ar.), VI, 265-266; Abbas b. İbrâhim, el-İǾlâm, IV, 86-90; Haydar Büzürc, “İbn Ebi’l-Ħıśâl”, DMBİ, II, 645-646; Sahbân Halîfât, “Ebü’l-Alâ el-Maarrî”, DİA, X, 289; Mehmet Özdemir, “Endülüs”, a.e., XI, 218, 220.

Ebubekir Sifil