İBN ARRÂK, Ebü’l-Hasan

(أبو الحسن ابن عرّاق)

Ebü’l-Hasen Nûruddîn (Sa‘düddîn) Alî b. Muhammed b. Alî el-Kinânî ed-Dımaşkī (ö. 963/1556)

Tenzîhü’ş-şerîǾa adlı eseriyle tanınan muhaddis, fakih ve kıraat âlimi.

7 Zilhicce 907’de (13 Haziran 1502) Beyrut’ta doğdu. Büyük dedesine nisbetle İbn Arrâk diye tanındı. Bu künyenin İbn Irâk şeklinde söylenişi doğru değildir. Çerkez emîrlerinin soyundan gelen babasının Şâzeliyye tarikatının Arrâkıyye kolunun pîri olması ve İbn Arrâk diye tanınması da bunu göstermektedir. İbn Arrâk Dımaşk’ta büyüdü. Kur’an’ı ezberledikten sonra çeşitli ilimlere dair pek çok kitap okudu ve bunların da bir kısmını ezberledi. Kıraat ilimlerini babasının talebeleri olan Ahmed b. Abdülvehhâb ve Mahmûd b. Humeydân el-Medenî’den öğrendi. Şemseddin b. Muhammed b. Zeyneddin el-Kattân’dan aşere okudu. 924’te (1518) babasıyla birlikte hac vazifesini yerine getirdikten sonra Medine’ye yerleşti; Mescid-i Nebevî’nin imam ve hatipliğiyle görevlendirildi ve bu görevini ölümüne kadar sürdürdü. Çeşitli ülkelere seyahatler yaptı. Anadolu’ya gittiği sırada Dımaşk’a ve Halep’e de uğradı. Dönüşünde bir müddet Dımaşk’ta kaldı ve bu arada Kudüs’ü ziyaret etti (947/1540). Ardından Mısır’a gitti. Anadolu’da bulunduğu esnada işitme duyusunu kaybetti. Bazıları onun müzik dinlemeye son derece düşkün olduğunu, babası müzik dinlemesini yasakladığı halde buna aldırmadığı için Allah tarafından bu şekilde cezalandırıldığını ileri sürmüşlerdir.

İbn Arrâk hadis, fıkıh ve kıraat ilimlerinde söz sahibi bir âlim olduğu gibi ferâiz, matematik, astronomi ve edebiyatla da meşgul olmuş, ayrıca şiir yazmış ve güçlü bir şiir tenkitçisi olarak tanınmıştır. Tasavvufta babasına intisap etmiş olup Muhyiddin İbnü’l-Arabî’ye hayranlık duyduğu, Dımaşk’ta bulunduğu sırada onun kabrini ziyaret ettiği bilinmektedir.

Son derece zeki, vazifesine düşkün, mütevazi bir insan olarak bilinen İbn Arrâk’ın Dımaşk’ta kahve içme âdetini yaygınlaştırdığı, babasının ise kahve içmenin uygun olmadığı görüşünü savunduğu belirtilmektedir. Halep’e geldiği zaman Radıyyüddin İbnü’l-Hanbelî kendisinden kahve içmenin meşrû olup olmadığı konusunda fetva istemiş, o da ölçüyü kaçırmamak şartıyla bunun meşrû olduğunu bir şiirle bildirmiştir. İbn Arrâk Medine’de vefat etti.

Eserleri. 1. Tenzîhü’ş-şerîa*ti’l-merfûǾa Ǿani’l-aħbâri’ş-şenîǾati’l-mevżûǾa. Müellif, Ebü’l-Ferec İbnü’l-Cevzî’nin el-MevżûǾât’ı ile Süyûtî’nin el-LeǾâli’l-maśnûǾa’sını ihtisar edip onlarda bulunmayan birçok mevzû hadisi de ilâve etmek suretiyle meydana getirdiği bu eserini Kanûnî Sultan Süleyman’a takdim etmiştir. Kitapta uydurma hadisler konularına göre sıralanmış, baş tarafa da hadis uyduran râvilerin isimleri alfabetik olarak kaydedilmiştir. Eser, Abdülvehhâb Abdüllatîf ve Abdullah Muhammed es-Sıddîk’in tahkikiyle iki cilt halinde basılmıştır (Kahire 1375, 1383). 2. et-Teźkiretü’ś-śuġrâ. Edebî ve tarihî birtakım bilgiler ihtiva eden eserin bir nüshası Köprülü Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (Fâzıl Ahmed Paşa, nr. 1226). 3. eś-Śırâŧü’l-müstaķīm ilâ meǾânî bismillâhirraĥmânirraĥîm. Eser Aydınlı Muhammed b. Bilâl tarafından Rüstem Paşa adına Türkçe’ye çevrilmiştir (Keşfü’ž-žunûn, II, 1077). 4. Neşrü’l-leŧâǿif fî ķuŧri’ŧ-Ŧâǿif. Üç bölümden meydana gelen eserde Tâif’in önemi, Hz. Peygamber’in Tâif’e gidişi, Vec vadisi ve orada yaşayan Abdullah b. Abbas ile Muhammed b. Hanefiyye’nin fazileti ve Tâif’in önemli yerleri hakkında bilgi verilmektedir. Eseri Osman Mahmûd es-Sînî yayımlamıştır (baskı yeri yok, 1406/1986). 5. Şerĥu Śaĥîĥi Müslim. Kastallânî’nin Śaĥîĥ-i Buħârî şerhine benzeyen bir çalışma olduğu belirtilmektedir. 6. Şerĥu’l-ǾUbâb. Ahmed b. Nâsır el-Bâûnî tarafından yazılan Şâfiî fıkhına dair el-ǾUbâb adlı eserin (a.g.e., II, 1122; Brockelmann, GAL Suppl., II, 12) şerhi olup tamamlanmamıştır.


İbn Arrâk’ın Tehźîbü’l-aķvâl ve’l-aǾmâl ve Muħtaśaru Riĥleti İbn Rüşeyd adlı iki eserinin daha bulunduğu kaydedilmektedir.

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Arrâk, Tenzîhü’ş-şerîǾa, Abdülvehhâb Abdüllatîf’in girişi, s. s-k; Abdülkādir el-Ayderûsî, en-Nûrü’s-sâfir, s. 174-179; Gazzî, el-Kevâkibü’s-sâǿire, II, 197-199; İbnü’l-İmâd, Şeźerât, VIII, 337-338; Keşfü’ž-žunûn, I, 494, 514; II, 1077, 1122; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 746; Îżâĥu’l-meknûn, II, 648; Brockelmann, GAL, II, 513; Suppl., II, 12, 534; Ziriklî, el-AǾlâm, V, 12, 165; Kehhâle, MuǾcemü’l-müǿellifîn, VII, 218; Kettânî, er-Risâletü’l-müsteŧrafe, s. 113; Cezzâr, Medâħilü’l-müǿellifîn, II, 988-989; M. Habîb el-Hîle, et-Târîħ ve’l-müǿerriħûn bi-Mekke, London 1994, s. 213-216.

Selman Başaran