HÂDİMÎ, Abdullah

(عبد الله الخادمي)

(ö. 1192/1778)

Ebû Saîd el-Hâdimî’nin oğlu, Hâdim müftüsü.

Konya’nın Hâdim kasabasında doğdu. Tahsilini babasının medresesinde yaptı. Hacca gitti ve babasının vefatından sonra Hâdim müftüsü oldu. Fakihliği yanında, Nakşibendî tarikatının evrâdını okumak için izin verecek ölçüde yani hilâfet derecesinde tasavvufla meşgul olduğu anlaşılmaktadır (İcâzetnâme, Süleymaniye Ktp., Reşid Efendi, nr. 1017/1). Amcası Ebû Nuaym Ahmed, kardeşleri Said, Emin, Nûman ve Abdülhalim ile oğulları Ahmed (Şehid Ahmed) ve Mehmed de (Hâdim müftüsü) ilimle meşgul olmuşlardır. Abdullah Hâdimî Hâdim’de vefat etti.

Eserleri. Hâdimî’nin en önemli eseri Şerĥu dîbâceti’n-Netâǿic’dir. Müellif bu kitabında, Adalı Şeyh Mustafa’nın, Birgivî’nin nahivle ilgili İžhârü’l-esrâr’ı üzerine yazdığı Netâǿicü’l-efkâr adlı şerhin giriş kısmını şerhetmiştir. Eserinde “fâide, tenbih, tetimme, hâtime” gibi başlıklar altında geniş açıklamalarda bulunan Hâdimî, yer yer şerhin bir kelâm ve fıkıh usulü kitabı olduğunu zannettirecek derecede bu ilimlerle ilgili tartışmalara girmiştir. Eser, başta Ebû Saîd el-Hâdimî olmak üzere çeşitli müelliflerin risâlelerini ihtiva eden MecmûǾatü’r-resâǿil içinde basılmıştır (İstanbul 1302, s. 2-33). Süleymaniye Kütüphanesi kataloglarında Nâsih ve Mensûh Risâlesi adıyla Abdullah Hâdimî’ye nisbet edilen (Denizli, nr. 389/23, vr. 213b-217a), Kur’ân-ı Kerîm’deki nâsih ve mensuh âyetlere dair risâlenin bu müellife aidiyeti kesin değildir. Hâdimî ayrıca babasının fıkıh usulüne dair MecâmiǾu’l-ĥaķāǿiķ adlı eserine MenâfiǾu’d-deķāǿiķ fî şerĥi MecâmiǾi’l-ĥaķāǿiķ adıyla bir şerh yazmıştır. Kütüphanelerde nüshasına rastlanmayan bu şerh, bazı kütüphane kayıtlarında Güzelhisârî Mustafa Hulûsî’nin aynı adı taşıyan şerhiyle (İstanbul 1273, 1308) karıştırılmıştır (meselâ bk. Süleymaniye Ktp., Tâhir Ağa Tekkesi, nr. 124/1, 15755). Öte yandan Güzelhisârî’nin, şerh sırasında faydalandığı kaynakları anlatırken Ebû Saîd’in oğlu Abdullah’ın şerhinin bir parçasından da yararlandığını belirtmesinden hareketle (MenâfiǾu’d-deķāǿiķ, s. 3) Hâdimî’nin MecâmiǾu’l-ĥaķāǿiķ’in tamamını şerhetmediği söylenebilir.

Bazı kaynaklarda (Osmanlı Müellifleri, I, 298; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 485; Kehhâle, VI, 141) Hâdimî’ye nisbet edilen Şerĥ Ǿale’l-Veśâya’l-Ħâdimiyye babasının el-Veśâyâ adlı risâlesinin şerhi olmalıdır. Aynı kaynaklarda, Bûsîrî’nin el-Ķaśîdetü’l-hemziyye’si üzerine Şerĥu’l-Ķaśîdeti’l-hemziyye, Molla Hüsrev’in Dürerü’l-ĥükkâm’ı hakkında Ĥâşiye Ǿale’d-Dürer, babasının Şerĥu’l-besmele’sine dair Ĥâşiye Ǿalâ Şerĥi’l-besmele, ayrıca Ĥâşiye Ǿalâ Ĥâşiyeti Mîr Ebi’l-Fetĥ adlı eserlerle Risâle fi’ź-źikr ve Risâle fi’l-ĥurûf ve’l-muķaŧŧaǾât fî evâǿili’s-süver de ona nisbet edilmektedir.

Süleymaniye Kütüphanesi kataloglarında Ebû Saîd Hâdimî’ye ait eserlerin birçoğunun oğlu Abdullah’a nisbet edilmesi, babasının risâlelerini kendi defterlerine yazmasından kaynaklanmış olmalıdır. Özellikle Süleymaniye Kütüphanesi’nde (Reşid Efendi, nr. 1017, Denizli, nr. 389) Ebû Saîd ve oğullarının risâlelerini ihtiva eden defterler, söz konusu aile fertlerinin ilmî seviyesiyle Hâdim ilçesinin o dönemdeki sosyal ve kültürel hayatını yansıtan unsurlar taşımaları bakımından önemli belgelerdir.

BİBLİYOGRAFYA:

Hâdimî, İcâzetnâme, Süleymaniye Ktp., Reşid Efendi, nr. 1017/1; a.mlf., Vakfiye Sûreti, Süleymaniye Ktp., Reşid Efendi, nr. 1017/2; Güzelhisârî, MenâfiǾu’d-deķāǿiķ, s. 3; Osmanlı Müellifleri, I, 296-298; Serkîs, MuǾcem, II, 1975-1976; Îżâĥu’l-meknûn, II, 559; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 485; Ebül‘ulâ Mardin, Huzûr Dersleri, İstanbul 1951-66, I, 268, 949; II, 770-775; Kehhâle, MuǾcemü’l-müǿellifîn, VI, 141; Konya 1973 İl Yıllığı, Konya 1973, s. 305, 308; Emrullah Yüksel, “Birgivî”, DİA, VI, 193.

Ferhat Koca