FİŞTÂLÎ

الفشتالي

Ebû Fâris Abdülazîz b. Muhammed b. İbrâhîm el-Fiştâlî (ö.1032/1622-23)

Faslı edip, şair, tarihçi ve devlet adamı.

952 (1545) veya 956 (1549) yılında Merakeş’te doğdu. Ebû Muhammed künyesiyle de anılır. Fas’ın kuzeybatısında yahut Orta Atlaslar’daki Tâdlâ platosunda bulunan ve amcazadesi şair Muhammed b. Ali el-Fiştâlî gibi ünlü kişiler yetiştiren Berberi Fiştâle kabilesine mensuptur. Ayrıca bu kabilenin Sanhâce kolundan geldiği için Sanhâcî nisbesiyle de anılır. Ebü’l-Abbas Ahmed b. Ali el-Mencûr, Ebü’l-Abbas Ahmed ez-Zemmûrî ve Kadı Abdülvâhid b. Ahmed el-Humeydî gibi fakih ve muhaddislerden lügat, nahiv, fıkıh, usul, edebiyat ve tarih dersleri aldı. Hayatının uzun bir devresinde bu ilimleri tahsil eden Fiştâlî geniş kültürü sayesinde inşâda Fas’ın ve Kuzeybatı Afrika’nın en başarılı ediplerinden biri oldu. Karaviyyîn Camii’nde edebiyat dersleri verdi. Abdurrahman b. Ali el-Mekkûdî’nin Maķśûre’sini şerhederek okuttu. Önce veliaht Me’mûn’un, kısa bir müddet sonra da babası Fas Sultanı Ahmed el-Mansür’un hizmetine girerek onun özel kâtibi oldu. Ardından Dîvân-ı İnşâ başkâtipliğine, buradan da vezirliğe kadar yükseldi. Bu görevi kendisine haklı bir şöhret kazandırdı. Osmanlılar’daki vak‘anüvislik geleneğinden etkilenen hükümdar onu devletinin resmî tarihçisi tayin etti. Fiştâlî, özellikle hükümdarın Sudan’daki zaferleriyle ilgili haberleri derler, fetihleri kaydeder ve o dönemde yetişen ünlü şahsiyetlerin hayatını kaleme alırdı. Menâhilü’ś-śafâǿ adlı eseri onun bu çalışmalarının sonucunda ortaya çıkmıştır. Ebû Abdullah Muhammed b. Ahmed el-Miklâtî bir beytinde, Fîştâlî’nin ölümüne ebced (cümmel) hesabıyla “şel(l)â’” (شلّاء) kelimesiyle tarih düşürmüştür.

Fiştâlî başarılı bir saray şairi sayılır. Özellikle Ahmed el-Mansûr için yazdığı kasideler onun iyi bir sanatçı olduğunu göstermektedir.

Eserleri. 1. Dîvân. Aslı mevcut olmamakla beraber Necat el-Merînî, başta müellifin kendi eseri Menâhilü’ś-śafâǿ olmak üzere Makkarî’nin Nefĥu’ŧ-ŧîb ve Ravżatü’l-âs’ı, Ahmed en-Nâsırî’nin el-İstiķśâ’sı, Muhammed el-İfrenî’nin Nüzhetü’l-ĥâdî’sı, İbnü’l-Kādî’nin el-Münteķā’sı, Muhammed ez-Zeccâlî’nin el-Künnâşe’si ve Abdullah Kennûn’un en-Nübûġu’l-Maġribî’si gibi birçok eserdeki şiirlerini derleyerek ŞiǾru ǾAbdilǾazîz el-Fiştâlî adıyla yeni bir divan meydana getirmiştir (Rabat 1986). Fiştâlî’nin şiirlerinin çoğunu devlet adamları için yazdığı kasideler, dinî şiirler ve o devirde “mevlidiyyât” olarak bilinen övgü şiirleri oluşturur. Bunlar çok uzun parçalar olup bazıları 100 beyti aşar (meselâ bk. Necat el-Merînî, s. 420-439). Ayrıca zafer kutlamaları ve tasvirler de mühim bir yer işgal eder. Bu tasvirlerin çoğu Merakeş’teki Bedî‘ Sarayı ile ilgili olup sarayın duvarlarına işlenmiş şiirlerin ekserisi Fiştâlî’ye aittir. Gazel tarzında yazılmış şiirlerin bulunmadığı divanda sadece bazı gazellerden beyitler yer almaktadır. Müellifin müveşşah türünde bir tek övgü şiirine rastlanmıştır. 2. Menâhilü’ś-śafâǿ fî aħbâri (meǿâŝiri) mülûk (mevâlînâ) eş-şürefâǿ. Sa‘dîler Devleti zamanında, özellikle Ahmed el-Mansûr devrinde (1578-1603) Fas’taki siyasî ve içtimaî durumu anlatan bir eser olup aslı sekiz cilttir. Günümüze sadece Ahmed el-Mansûr devrinin on beş yılını kapsayan II. cildi ve onun muhtasarı gelmiştir. Bu muhtasar Abdullah Kennûn (Rabat 1965), eserin II. cildi de Abdülkerîm Küreyyim (Rabat 1972) tarafından neşredilmiştir. Fiştâlî Menâhilü’ś-śafâǿda bu devirdeki Fas kültürünün unsurlarına yer vermiş, çeşitli halkalarla birlikte fakihlerin ve şairlerin ilim meclislerini tanıtmıştır. Bu meclislerin en önemlisini, halifenin başkanlığında yapılan Hz. Peygamber’in doğum yıl dönümünü ihya kutlamaları teşkil etmektedir. Fiştâlî, kendi döneminde okunan mevlide dair kasidelerin en güzellerini kaydetmektedir. Eserde ayrıca Fas ordusunun Sudan’da kazandığı zaferlerden, Sa‘dîler ve özellikle Ahmed el-Mansûr tarafından Merakeş, Fas, Tâzâ ve diğer Fas şehirlerinde inşa edilen mimari eserlerden bahsedilmekte; bu arada iç isyanların bastırılması, muhalifler tarafından çıkarılan fitnelerin önlenmesi, ülkede güven ve huzur ortamının oluşmasında Sa‘dî hükümdarının şahsiyetinin oynadığı role temas edilmektedir. 3. Mededü’l-ceyş. Fiştâlî bu eseri Lisânüddin İbnü’l-Hatîb’in Ceyşü’t-tevşîħ’ine zeyil olarak yazmıştır. Günümüze gelip gelmediği bilinmeyen eserde Ahmed el-Mansûr’u öven 300’ün üzerindeki müveşşaha ilâve olarak halifenin kendisi tarafından kaleme alınmış bazı müveşşahların da yer aldığı söylenmektedir (Makkarî, Ravżatü’l-âs, s. 162). Bu kitaba ait olduğu sanılan ve içinde on bir müveşşah bulunan birkaç yaprak Selâ şehrindeki el-Mektebetü’n-Nâsıriyye’de bulunmuştur. Bunlardan Fas şairlerine ait olan iki müveşşahtan biri Fiştâlî’nindir (Abbas el-Cerrârî, s. 126). 4. Tertîbü Dîvâni’l-Mütenebbî (el-Hizânetü’l-âmme, Rabat, nr. 609; el-Hizânetü’l-âmme, Tıtvân, nr. 524). Fiştâlî bu çalışmasında Mütenebbî’nin divanını alfabetik olarak düzenlemekle kalmamış, eseri tahkik edip ta‘lik, şerh, not ve ilâvelere de yer vermiştir. Çeşitli beyitlerdeki çalıntılarla (serikāt) ilgili görüş ve fikirlerini açıklamış, kendisinden çalıntı yapan şairlerin adlarını zikretmiş, onların çalıntı beyitlerini göstermiş, ayrıca metinlerindeki kapalı ifadeleri izah etmiştir. 5. Şerĥu Maķśûreti’l-Mekkûdî. Fiştâlî, Karaviyyîn Camii’nde Abdurrahman b. Ali el-Mekkûdî’nin Maķśûre’sini okuturken Ebü’l-Kāsım İbnü’l-Kādî’den faydalanarak eseri harekelemiş ve bazı notlar ilâve etmiştir. Ancak bu şerhin günümüze gelip gelmediği bilinmemektedir. 6. MecmûǾatü’r-resâǿil ve’ž-žahâǿiri’s-sulŧâniyye. Ahmed el-Mansûr’un Osmanlı Padişahı III. Murad, Kraliçe Elizabeth, tanınmış Doğulu âlimlerden Şeyh el-Bekri ve Bedreddin el-Karâfî gibi şahsiyetlerle olan yazışmalarını ihtiva eden mektuplardan meydana gelmiş bir koleksiyondur.


Bu mektuplar, Abdullah Kennûn’un tahkikiyle, Resâǿil SaǾdiyye adı alttnda hükümdar mektuplarına dair bir başka koleksiyon içerisinde yayımlanmıştır (Tıtvân 1954). Fiştâlî’nin arkadaşı olup kendisiyle mektuplaşmış bulunan Makkarî onun Taķdîmü’l-imâm adlı bir eserinden de söz etmektedir (Ravžatü’l-âs, s. 126).

BİBLİYOGRAFYA:

Abdülazlz el-Fiştâlî, Menâhilü’ś-śafâ (nşr. Abdülkerîm Küreyyim), Rabat 1972, nâşirin mukaddimesi, s. 1-24; İbnü’l-Kādî, Dürretü’l-ĥicâl, III, 129-130; a.mlf., el-Münteķal-maķśûr (nşr. Muhammed Rezzûk), Rabat 1986, I, 34-39; Makkarî, Nefĥu’ŧ-ŧîb, V, 22-29; VI, 49-59; VII, 68, 81-82; a.mlf., Ravżatü’l-âs (nşr. Abdülvehhâb b. Mansûr), Rabat 1383/1964, s. 31, 70, 112-163; a.mlf., Fetĥu’l-müteǾâl, Haydarâbâd 1334/1915, s. 241-245; Hafâcî, Reyĥânetü’l-elibbâ, I, 365-366; İbn Ma‘sûm, Sülâfetü’l-Ǿaśr, Kahire 1324/1906, s. 582-589; Muhammed el-İfrenî, Nüzhetü’l-ĥâdî (nşr. O. Houdas), Paris 1888, s. 152-157; Kādirî, Neşrü’l-meŝânî, I, 102, 241-248; Selâvî, Kitâbü’l-İstiķśâ, V, 116-117, 136-143; Muhammed el-Beşîr el-Ezherî, el-Yevâķītü’ŝ-ŝemine, Kahire 1325/1908, s. 222-224; Mahlûf, Şeceretü’n-nûr, I, 298; Brockelmann, GAL Suppl., II, 680; Abdullah Kennûn, Resâǿil SaǾdiyye, Tıtvân 1954, s. 237; a.mlf., en-Nübûġu’l-Maġribî fi’l-edebi’l-ǾArabî, Beyrut 1395/1975, I, 273-274; Abdüsselâm b. Abdülkādir b. Sûde, Delîlü müǿerriħi’l-Maġribi’l-aķśâ, Dârülbeyzâ 1960-65, I, 161-162; Abbas el-Cerrârî, Müveşşaĥât Maġribiyye, Rabat 1973, s. 126, 154; Abbas b. İbrâhim, el-İǾlâm, VIII, 434-442; Muhammed Haccî, el-Ĥareketü’l- fikriyye, Rabat 1396/1976, I, 18, 152, 176; II, 400; Muhammed b. Tâvît, el-Vâfî bi’l-edebi’l-ǾArabî, Dârülbeyzâ 1404/1984, III, 681-690; Necât el-Merînî, ŞiǾru ǾAbdilǾazîz el-Fiştâlî, Rabat 1986, s. 77-242, 420-439; E. Lévi-Provençal, “ǾAbd al-ǾAzīz b. Muĥammad”, EI² (Fr.), I, 60.

Necât el-Merînî