FARAK

الفرق

Sözlükte “iki şeyin arasını ayırmak” anlamına gelen fark kökünden Arapça bir isim olan farak İslâm’dan önce ve İslâmî dönemde Hicaz, Yemen ve Mezopotamya’da su, bal, süt ve hububat gibi maddelerin hacmini ölçmede kullanılan bir ölçü birimidir. Aynı kökten türeyen ve fark şeklinde telaffuz edilen bir başka isim daha vardır ki bazı dilciler bu ikisinin aynı kelimenin değişik okunuşları, bazıları ise iki ayrı ölçü biriminin isimleri olduğunu söylemektedirler. Muhammed b. Ahmed el-Ezherî gibi bazı âlimler de aynı kelimenin hadisçilerçe fark. dilcilerce farak şeklinde telaffuz edildiğini belirtmektedirler.

Hz. Peygamber zamanında da kullanılan bu ölçü birimi gusl için yeterli su ve kefaret olarak verilecek hububat miktarını belirten muhtelif hadislerde geçmektedir (Bk. Wensinck, el-MuǾcem, “frķ” md). Ayrıca o döneme ait farakın diğer ölçü birimleri cinsinden değerlerini açıklayan sahabe sözleri de vardır.

Bütün diğer ölçüler gibi farak da bölge, toplum, devir ve ölçülecek şeyin cinsindeki farklılıklara göre değişik değerler gösterdiğinden kaynaklarda farak için 2. 3 ve 4 sâ’; 4 rubu‘; 5 ve 6 kist; 5, 12 ve 16 müd; 4, 16, 24, 36, 60, 80 ve 120 rıtl gibi çeşitli karşılıklar verilmektedir. Ancak Hz. Peygamber dönemi Medine’sinde kullanılan faraka “şer‘î farak” veya “Medine farakı” denmekte olup bazı hadislerde verilen bilgilere (Müslim, “Ĥayıż”, 41, “Ĥac”, 83; Ebû Dâvûd. “Taĥaret”, 96, Tirmizî, “Ĥac”, 107) ve çoğunluğun görüşüne göre 3 şer‘î sâ‘ değerindedir. Yine çoğunluğun görüşüne göre 1 şer‘î sâ‘ = 3 şer‘î müd = 51/3 şer‘î rıtldır ki buradan 1 şer‘î farak = (3 x 4 =) 12 şer‘î müd = (3X51/3=) 16 şer‘î rıtl -(su için)/-v/8, 26 litre = (hububat için)/-xy 6.5 kg. sonucu çıkar. Bu sonuç Mâlik b. Enes, Ahmed b. Hanbel ve Ebû Yûsuf’un da aralarında bulunduğu âlimlerin görüşlerine de uymaktadır. Ebû Hanîfe şer‘î müddün 2 Bağdat rıtlına eşit olduğunu kabul etmektedir ki buna göre 1 şer‘î farak - (2 x 12 -) 24 Bağdat rıtlı demektir. Yine Ebû Hanîfe’ye göre şer‘î sâ‘ 8 rıtla eşdeğerdir, buradan da 1 şer‘î farak = (3 x 8 =) 24 rıtl sonucu çıkar. Ancak Bağdat rıtlı ilk dönemin Mekke rıtlının hemen hemen yarısına tekabül ettiğinden Hanefîler’in çoğunluğuna göre de şer‘î farakın hacim veya ağırlık olarak karşılığı cumhurun görüşünden fazla farklılık göstermez (Bk rıtl). Bir başka hacim ölçüsü olan kist cinsinden ifade edildiğinde şer‘î farakın 5 ve 6 şer‘î kısta eşit olduğuna dair birbiriyle çelişir gibi görünen iki farklı rivayet vardır. Bir kıstın yarım sâa (6 kıst = 3 sâ) eşdeğer olduğunu belirten rivayetler ikinci şıkkı doğrulamaktadır. Ancak Ali Paşa Mübarek, 5 Emevî kıstınin 6 mûtat kısta ve bu ikisinin de 12 müdde eşit olduğunu söylemektedir ki buna göre her iki rivayet de doğrudur. IV. (X.) yüzyıl müelliflerinden Muhammed b. Ahmed el-Hâ-rizmî’ye göre 1 Bağdat farakı 36 rıtldır (=^/12.5 litre); 1 büyük Irak kıstınin 6 rıtla eşit olması (1 farak = 6 x 6 = 36 rıtl) bu bilgiyi doğrulamaktadır. Farakın 60, 80 ve 120 rıtla eşit olduğuna dair bilgiler farakın bir başka Arap ölçü birimi olan arak ile (= 15-20 sâ‘ı karıştırılmasından kaynaklanmış olmalıdır. Zira harflerde noktalama işaretlerinin bulunmadığı dönemde harf-i ta‘rif ile yazılmaları


halinde farak (الفرق) ile arak (العرق) arasında ayırım yapmak imkânsızdır. 1 sâ‘ = 51/3 rıtl eşitliği esas alınırsa 1 arak = 15 x 51/3 = 80 rıtl olur. 1 sâ‘ = 8 rıtl eşitliği esas alındığında ise 1 arak = 15 X 8 = 120 rıtl olacaktır.

Farakın Doğu Hindistan’da kullanılan yaklaşık 20 kilogramlık bir tahıl ve pirinç ölçeği olan parah ile ilgisi de ayrıca araştırılmaya değer bir konudur.

BİBLİYOGRAFYA:

Tehzîbü’l-luğa, “frk” md.; Mutarrizî, el-Mugrîb fî tertibi’l-muǾrîb (nşr. Mahmûd Fâhûrî-Abdülhamîd Muhtar). Halep 1399/1979. N, 134-135; Lisânü’l-ǾArab, “frk” md.; Kâmûs Tercümesi, III, 982; Ahterî-i Kebîr, “frk” md.; Lane. Lexicon, VI, 2385; Wensinck, el-MuǾcem. “frk” md.; Müslim, “Hayız”, 41, “Hac”, 83: Ebû Dâvûd. “Tahâret”, 96; Tirmizî. “Hac”, 107; Tahâvî, Şerhu MeǾâni’l-âşâr, II, 48-49, 50; Ebû Ubeyd, el-Emvâl. s. 459. 460, 464, 465; Mak-disî. Ahsenü’t-tekâsîm, Brill 1906, s. 146; Hârizmî, Mefâtîhu’-Ǿulûm, Kahire 1342, s. 11; İbn Side, el-Muhaşsa, Beyrut 1398/1978, III, 265; Zemahşerî, el-Fâǿik, III, 104; İbnü’l-Esîr en-Nihâye, III, 437, 440; İbnü’r-Rif’a, el-îzâh ve’t-tıbyân fî marifeti’l-mikyâl ve’l-mîzân Mışr M.Ahmed İsmail el-Hârûf, Dımaşk 1400/1980, s. 69-70; Huzâî, Tahrîcü’d-delâlâti’s-sem’iyye, s. 631-632; Aynî, Umdetü’l-kârî, Kahire 1382/1972, III, 81; Hasan b. İbrahim el-Cebertî, el-’İkdü s-semîn fî mâ yete’Ǿallaku bi’l-mevazin, Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 3169, vr. 29”; Azîmâbâdî, ‘Avnü’l-ma’bûd. I. 404-407; Ali Paşa Mübarek, el-Mîzan fi’l-akyise ve’l-mekâyîl ve’l-evzân. Kahire 1309, s. 84-88; Cevâd Ali, et-Mufaşşal, VII, 628, 636; Walter Hinz, Islamische Masse und Gewichtc. Leiden 1955. s. 37; M. Ziyâeddin er-Reyyis, el-Harâc ve’n-nuzumü’l-maliyye, Kahire 1977, s. 320; M. Necmeddin el-Kürdî. el-Mekâdîru’ş-şeriyye ve’l ahkâmü’l-fıkhiyyetü’i müteǾallika bihâ, [baskı yeri yok) 1403/1984 (Matbaatü’s-Saade, s. 168-169; Halil İnalcık. Sludies in Ottoman Social and Economic History, London 1985, s. X/320; M. H. Sauvaire, “Materiaux pour servir â l’histoire de la numismatique et de la metrologie musulmane”, JA, VII (1886). s. 426-429.

Cengiz Kallek