ez-ZÜHD ve’r-REKĀİK

(الزهد والرقائق)

Abdullah b. Mübârek’in (ö. 181/797) zühd ve ahlâk konularına dair rivayetleri topladığı eseri.

Kitâbü’z-Zühd ve’r-reķāǿiķ, zühd, ahlâk ve tasavvuf sahasında ilk yazılan ve ilk dönem zühd anlayışını ortaya koyan önemli bir eserdir. İbn Teymiyye’ye göre bu konuda yazılanların en kapsamlılarından biri olan eser bablara ayrılmasıyla da diğerlerinden daha kullanışlıdır. Peygamberlerin, özellikle Hz. Peygamber’in sahâbe ve tâbiînin ahlâk ve zühde dair sözlerini, onların zühd hayatlarına dair rivayetleri, zühd kavramıyla bağlantılı hüzün, bükâ, huşû, havf, ihlâs, tefekkür, tevekkül, kanaat, rızâ ve fakr gibi birçok terimi içeren hadisler yanında İsrâiliyat’tan olduğu düşünülen bir kısım zayıf rivayetleri de ihtiva etmektedir (Keşfü’ž-žunûn, II, 1423). Eserde yer alan kısımların ve babların belirlenmesi, rivayetlerin konu ve sened açısından (merfûdan mevkufa doğru) sıralanışı sistematik değildir. İyi bir şair olan müellif eserinde şiirlere de yer vermiş, Kütüb-i Sitte müellifleri bu eserde nakledilen hadisleri kitaplarına almışlardır.

ez-Zühd ve’r-reķāǿiķ’in çeşitli kütüphanelerdeki yedi yazmasından (Kitâbü’z-Zühd, nşr. Habîbürrahman el-A‘zamî, neşredenin girişi, s. 17-24; Brockelmann, II, 163; Sezgin, I, 95) tahkikli ve tahkiksiz pek çok neşri yapılmıştır. Eserin ilk tahkikli neşrini Habîbürrahman el-A‘zamî Kitâbü’z-Zühd ve yelîhi Kitâbü’r-Reķāǿiķ adıyla gerçekleştirmiştir (Haydarâbâd 1386; Beyrut, ts. [Dârü’l-kütübi’l-ilmiyye, Mektebetü dâri’l-irşâd]). A‘zamî hadislerin ve diğer rivayetlerin tahrîcini yapmış, anlaşılması güç yerlere şerhler düşmüş, Kütüb-i Sitte ricâlinden olmayan râvilerin biyografilerini veren kaynaklara işaret etmiş ve kullanım kolaylığı sağlayacak çeşitli fihristler hazırlamıştır. Habîbürrahman el-A‘zamî bu neşrini eserin Hüseyin b. Hasan el-Mervezî’nin rivayetine dayanan Süleymaniye (Cârullah Efendi, nr. 834), Nuaym b. Hammâd’ın rivâyetine dayalı İskenderiye (Mektebetü’l-âmme, nr. E. 1331) ve Şam’daki Zâhiriyye (Tasavvuf, nr. 237) kütüphanelerinde kayıtlı, bab sayıları birbirinden farklı üç nüshasını esas alarak gerçekleştirmiş, Nuaym b. Hammâd’ın Abdullah b. Mübârek’ten tek başına rivayet ettiği veya başka bir hocasından naklettiği rivayetleri de kitabın sonuna eklemiştir (Kitâbü’z-Zühd, neşredenin girişi, s. 25). Buna göre ilk bölüm 1627 rivayet içermekte, Nuaym b. Hammâd’ın Hüseyin b. Hasan el-Mervezî nüshasına yaptığı ziyâdelerden oluşan ikinci bölüm ise 6, 12 ve 16. cüzlerden müteşekkil 436 rivayetten oluşmaktadır. Yûsuf Abdurrahman Mar‘aşlî, Fihrisü eĥâdîŝi Kitâbi’z-Zühd li’bni’l Mübârek adıyla eserin genişçe bir fihristini hazırlamıştır (Beyrut 1987). Eseri Muhammed Âdil Teymur Kitâbü’z-Zühd ve’r-Rekāik: Zâhidlik ve İncelikler (İstanbul 1992) ve İshak Doğan Zühd Kitabı adıyla (Konya 2006) Türkçe’ye çevirmişlerdir.

Ahmed Ferîd eseri ez-Zühd ve’r-reķāǿiķ adıyla uzun bir mukaddime ile yeniden neşretmiştir (I-II, Riyad 1415/1995; İskenderiye 1419). Bu neşirde Mervezî nüshasının esas alındığı söylense de A‘zamî’nin tahkikinin esas alınarak bazı değişiklikler yapıldığı ve Nuaym b. Hammâd’ın rivayetlerine yer verilmediği görülmektedir. Nâşir, Abdullah b. Mübârek’in eserini orijinal haliyle yayımlama gerekçesiyle Hüseyin b. Hasan el-Mervezî ile Yahyâ b. Saîd’in diğer hocalarından aktardıkları rivayetleri çıkarmıştır. Ahmed Ferîd, senedinde İbnü’l-Mübârek’in bulunmadığı rivayetleri bu iki râvinin ziyâdeleri şeklinde kabul ederek kitabın metnine dahil etmediğinden bu neşirde sadece 1203 rivayet yer almaktadır.


Söz konusu neşirde her hadisin senedinin verilmesi yerine eserin ilk sayfasında kitabın senedinin kaydedilmesiyle yetinilmiş, daha sonraki rivayetlerin senedleri İbnü’l-Mübârek’in hocasından itibaren başlatılmıştır. Kitapta yer alan râviler eserin sonunda alfabetik olarak sıralanmış, bunların tamamı güvenilirlik açısından değerlendirilmiş ve her birinin hal tercümesinin geçtiği bir kaynağa işaret edilmiştir. Ayrıca rivayetler de dipnotlarda sıhhat açısından ele alınmış, zayıf bir hadisin lafzan ya da mânen sahih başka bir senedle rivayet edilmesi halinde bunlar gösterilmiş, hadislerin senedlerinin merfû, maktû vb. oluşu belirtilmiş, senedde inkıta yahut vehim gibi bir zayıflık bulunması durumunda âlimlerin bu konudaki görüşlerine yer verilmiştir. Ahmed Ferîd, eserden Abdullah b. Mübârek’e ait olmadığını düşündüğü ifadeleri çıkarmış, çeşitli nüshalardan ve daha önceki neşirlerden intikal eden istinsah, imlâ ve matbaa hatalarını düzeltmiş, eserin sonuna da kullanımı kolaylaştırıcı çok yönlü fihristler eklemiştir.

BİBLİYOGRAFYA:

Abdullah b. Mübârek, Kitâbü’z-Zühd (nşr. Habîbürrahman el-A‘zamî), Haydarâbâd 1386, neşredenin girişi, s. 1-25; a.mlf., ez-Zühd ve’r-reķāǿiķ (nşr. Ahmed Ferîd), Riyad 1415/1995, neşredenin girişi, I, 3-101; Keşfü’ž-žunûn, II, 1423; Brockelmann, GAL (Ar.), II, 163; Sezgin, GAS (Ar.), I, 95, 175; Kettânî, er-Risâletü’l-müstetrafe (Özbek), s. 70; Sâlihiyye, el-MuǾcemü’ş-şâmil, V, 28-29; Mustafa Aşkar, Kaynakları Açısından Tasavvuf Tarihi Literatürü, Ankara 1999, s. 18; MuǾcemü’l-maħŧûŧâti’l-mevcûde fî mektebâti İstânbûl ve Ânâŧûlî (haz. Ali Rıza Karabulut), [baskı yeri ve tarihi yok], II, 651; Raşit Küçük, “Abdullah b. Mübârek”, DİA, I, 123.

Mehmet Emin Özafşar