el-CÂMİ‘ li-AHKÂMİ’l-KUR’ÂN

الجامع لأحكام القرآن

Ebû Abdullah Muhammed b. Ahmed el-Kurtubî’nin (ö. 671/1273) Kur’ân-ı Kerîm tefsiri.

Kurtubî’nin en hacimli ve önemli eseri olan el-CâmiǾ li-ahkâmi’l-Kurǿân (Tefsîrü’l-Kurtubî) tefsir kaynakları arasında seçkin bir yere sahiptir. Eserin mukaddimesinde, takip ettiği metot hakkında kısa bilgi veren müfessir daha sonra tilâvet âdâbı, Kur’an öğrenmenin önemi, kınanan re’y tefsiri, tefsirde sünnetin yeri, el-ahrufü’s-seb‘a (yedi harf), sûre ve âyetlerin tertibi, Kur’an’ın faziletiyle ilgili olarak uydurulan hadisler vb. bazı konulara yer vermiş, istiâze* ve besmelenin tefsiriyle asıl tefsire girerek sıra ile sûreleri ele almıştır.

Mukaddimede belirtildiği üzere âyetler açıklanırken faydalanılan kaynaklara işaret edilmiş, bazı istisnalarla birlikte genellikle nakledilen görüşlerin kimlere ait olduğu zikredilmiştir. Müfessirlerin naklettikleri kıssalara ancak ihtiyaç halinde yer verilmiş, nüzûl sebepleri, kıraat ihtilâfları, lugat, nahiv, nesih gibi konular üzerinde titizlikle durulmuş, makbul re’y tefsiriyle me’sûr (rivayete dayanan)


tefsirin birlikte ele alınmasının güzel örnekleri ortaya konmuştur.

Âyetlerin ihtiva ettiği hüküm ve meseleler birinci mesele, ikinci mesele... şeklinde numaralanarak ayrıntılarıyla ele alınmış, bu sırada tefsir, hadis, fıkıh ve diğer ilimlere dair çok geniş kaynaklara başvurulmuş, bu eserlerdeki görüşler bazan aynen nakledilmekle yetinilirken bazan da tartışılmış, sebepleri zikredilerek tercihler yapılmıştır. Ehl-i sünnet dışındaki fırkaların ve özellikle Mu‘tezile’nin görüşleri ele alınarak çürütülmeye çalışılmıştır. Kurtubî bu titizliği yanında şer‘î asıllara aykırı olmayan işârî tefsir*lere zaman zaman yer vermekte mahzur görmez. Kendisi Mâlikî olmakla beraber mezhep taassubu da gütmez. Delillerini kuvvetli bulduğu diğer mezheplerin bazı görüşlerini tercih ettiği olmuştur. Meselâ Bakara sûresinin 43. âyetinin tefsiri sırasında Mâlikîler’in aykırı görüşlerine rağmen, kāri* olan çocuğun imâmeti câizdir” ve aynı sûrenin 187. âyetinin tefsiri vesilesiyle, “Unutarak orucunu bozan kimsenin bunu kaza etmesi gerekmez” şeklindeki hükümleri benimsediği görülür. Muhalifleriyle tartışmasında naziktir. Ebû Bekir İbnü’l-Arabî’yi sertliği sebebiyle tenkit eder.

Endülüs âlimlerinin hâkim tutumunu takip eden Kurtubî belâgat nüktelerine pek temas etmez. Usulcüler kadar ayrıntılı olmasa da zaman zaman usûl-i fıkıh kaidelerine başvurur ve fürûun bu kaidelere bina edilişinin güzel örneklerini verir. Hadis ilmine vukufu sebebiyle rivayetleri değerlendirmeye tâbi tutan müfessirin, az da olsa zayıf ve nâdiren de mevzû hadislerle İsrâiliyat’a yer verip bunlar hakkında herhangi bir değerlendirme yapmadığı da olur. Bu yönüyle onun İbn Kesîr İsmâil b. Ömer (ö. 774/1373) ve Şevkânî (ö. 1250/1834) gibi müfessirlere örnek teşkil ettiği söylenebilir.

Kurtubî’nin faydalandığı pek çok kaynak arasında İbn Atıyye el-Endelüsî’nin (ö. 542/1148) el-Muharrerü’l-vecîz adlı tefsirinin ayrı bir yeri olduğunda ve özellikle Kurtubî’nin takip ettiği metot bakımından bu eserden etkilendiğinde şüphe yoksa da İbn Atıyye’nin bu eserini “büyük ölçüde Kurtubî’nin tefsirinin esası” olarak değerlendiren A. Jeffery’nin bu görüşünde mübalağa bulunduğunu kabul etmek gerekir (bk. Mukaddimetân, Giriş, s. 4). Zira bilhassa hadislerin kaynaklarına işaret edilerek bunların değerlendirmesi, kıraat ihtilâflarıyla dil ve nahiv açısından meselelerin daha geniş şekilde ele alınması gibi pek çok husus göz önüne alınırsa Kurtubî’nin İbn Atıyye’yi gerilerde bıraktığını söylemek doğru olur.

Safedî, İbn Ferhûn ve Dâvûdî gibi âlimlerin kendisinden övgü ile söz ettikleri Kurtubî’nin bu eseri büyük hacmine rağmen ilim çevrelerinde, özellikle Doğu’da (Ortadoğu’da, bk. İbn Haldûn, III, 1032) büyük ilgi görmüş ve muhtelif baskıları yapılmıştır (I-IV, Kahire 1950; 1353-1369/1935-1950; 1380; I-XX, 1386-1387/1966-1967).

BİBLİYOGRAFYA:

Kurtubî, el-CâmiǾ; Safedî, el-Vâfî, II, 122-123; İbn Ferhûn, ed-Dîbâcü’l-müzheb, II, 308-309; İbn Haldûn, Mukaddime, III, 1032; Dâvûdî, Tabakātü’l-müfessirîn, II, 65-66; Mukaddimetân fî Ǿulûmi’l-Kurǿân ve hümâ: Mukaddimetü Kitâbi’l-Mebânî ve Mukaddimetü İbn ǾAtıyye (nşr. A. Jeffery), Kahire 1954, nâşirin girişi, s. 4; M. Hüseyin ez-Zehebî, et-Tefsîr ve’l-müfessirûn, Kahire 1381/1961-62, III, 123-130; el-Kasbî Mahmûd Zelat, el-Kurtubî ve menhecühû fi’t-tefsîr, Kahire 1399/1979; MaǾa’l-Mektebe, s. 380-381; Mustafa İbrâhim el-Meşînî, Medresetü’t-tefsîr fi’l-Endelüs, Beyrut 1406/1986, s. 691-702; R. Arneldez, “al-Kurtubī”, EI² (İng.), V, 512-513.

Suat Yıldırım