ÇİLE

Necip Fazıl Kısakürek’in (ö. 1983) şiirlerini topladığı kitap.

Bilinen yayımlanmış ilk şiiri Yeni Mecmua’da (“Örümcek Ağı”, 15 Haziran 1923) çıkan Necip Fazıl şiirlerinden yaptığı seçmeleri zaman zaman kitap haline getirmiştir. Örümcek Ağı (İstanbul 1925), Kaldırımlar (İstanbul 1928), Ben ve Ötesi (İstanbul 1932) bu seçme şiirlerden oluşan kitaplardır. Bundan sonraki şiir kitabının yayımlanması için yirmi üç yıl gibi uzun bir süre geçer. Şairin hayatına ve fikirlerine yeni bir yön verecek olan Nakşî şeyhi Abdülhakim Arvâsî’yi tanıması, Ağaç ve Büyük Doğu dergilerini çıkarması bu devreye rastlar. Sonsuzluk Kervanı (Ankara 1955) Necip Fazıl’ın yeni görüşlerini yansıtan ve özel bir dikkatle derlenmiş şiirlerinin yer aldığı kitaptır. Bu şiirler, daha sonra yenileri de eklenerek Çile (İstanbul 1962) ve Şiirlerim (İstanbul 1969) adıyla tekrar yayımlanmıştır. 1974’te tekrar Çile adı altında, şairin ölümüne kadar da altı defa daha basılmıştır. Necip Fazıl’ın, ilk defa Büyük Doğu dergisinde (Eylül-Aralık 1946) İdeolocya Örgüsü bahisleri arasında parça parça çıkan “Poetika”sı da Sonsuzluk Kervanı’ndan itibaren şiir kitaplarına girmiştir.

Necip Fazıl, “Şiirlerim ve Şairliğim” başlıklı önsözünde Çile’yi ana kitabı olarak takdim eder ve onda bütün şiirleri arasından bir “süzme ve bütünleştirme” yaptığını söyleyerek bu kitabın dışındaki şiirlerinin artık kendisine mal edilmemesini ister. Gerçekten de bazı dergilerde kalmış olanlarla önceki kitaplarına giren şiirlerinden kırk kadarı Çile’ye alınmamıştır. Bu seçimde, şairin birtakım estetik düşüncelerinin yanı sıra daha çok onun 1940’lardan sonraki din, toplum ve ahlâk konusundaki görüşlerinin etkisi olduğu anlaşılmaktadır. Son yıllarında yazdığı ve ölümünden sonra kitabına ilâve edilenlerle birlikte Çile’de 173 şiir, ayrıca kendisinin “noktalama” adını verdiği 213 beyit bulunmaktadır. Bir çeşit na‘t karakterinde olan Esselâm -Mukaddes Hayattan Levhalar- ile (İstanbul 1973) hiciv manzumeleri ayrı kitaplarda yayımlanmıştır.

Kitaba adını veren ve eserin başında yer alan “Çile”, şairin sanat hayatının dönüm noktalarından birini teşkil eden uzun bir şiirdir. İlk defa “Senfonya” adıyla 1939’da yayımlanan bu şiir, o tarihten


birkaç yıl önce tanıdığı Abdülhakim Arvâsî’nin şair üzerindeki derin etkisinin ve bu etki vasıtasıyla esasen bazı mistik temayüllere açık olan Necip Fazıl’da uyanan dinî-tasavvufî duyguların işaretlerini taşır. Şiir, her biri yedişer dörtlükten meydana gelen dört ana bölümden oluşmuştur. Dinî ve metafizik fikirlerle yüklü olmakla beraber kuvvetli bir lirizmi, coşkun ve heyecanlı bir ifadesi vardır. Şiirin bütününde insanoğlunun kâinat ve kader karşısındaki şaşkınlık, isyan ve tevekkül duyguları dile getirilmiştir. İlk bölümde parlak, şaşaalı ve trajik bir ifadeyle kader karşısındaki ezilme ve teslimiyet, ikinci bölümde yumuşak ve şaşkın sorulara dönüşür. Üçüncü bölümde insanın, meselelerinin çözümünü rabbinin yardımıyla kendi iç dünyasında bulacağı vurgulanmaktadır. Son bölüm ise şairin kendisini sonsuzluk duygusunun kucağına terketmesiyle biter: İnsan, aklı ve iradesiyle rabbini bulmak zorundadır. Şairin eserine isim olarak seçtiği ve tasavvufî bir terim olarak da kullandığı “çile”yi hayatının belli bir safhasından itibaren görülen metafizik ıstırabının remzi kabul etmek gerekir. Bu şiir esas itibariyle kitapta yer alan diğer şiirlerle beraber şairin “Poetika”sında belirttiği “mutlak hakikat”i arama yolundaki heyecanların toplu bir ifadesidir.

Necip Fazıl’ın sanat hayatının önemli dönüm noktalarını gösteren diğer iki şiirinden ilki, şairi bir anda şöhretinin zirvesine çıkaran ve ona “Kaldırımlar şairi” unvanını kazandıran “Kaldırımlar” (1927) Çile’nin “Şehir” bölümünde onun bugün en çok sevilen ve okunan şiirlerinden biri olan “Sakarya Türküsü” ise (1949) “Dava ve Cemiyet” bölümünde yer almıştır. Böylece “Kaldırımlar” şairin ferdiyetçiliğinin, “Çile” mistik ve metafizik devresinin, “Sakarya Türküsü” ise millet, tarih, siyaset gibi problemleri ele aldığı cemiyetçiliğinin belirgin nirengi noktalarının dile getirildiği şiirleridir.

Çile’de yer alan şiirlerin çoğu Türkiye’de 1922’den sonra görülen sosyal-ideolojik edebiyata bir reaksiyon gibidir. Dışa çevrili olan gözleri âdeta insanın iç dünyasına çeviren bu şiirlerin yeni ve orijinal görünen bir psikolojik derinliği vardır. Şairin bunlar dışındaki nisbî bir neşve ve coşkunluğun hâkim olduğu “Dalgalar” (1926), “Şehirlerin Dışından” (1926), “Ses” (1944) gibi şiirlerinde bile daima patetik-trajik bir hava okuyucuyu sarar. Bölüm başlıklarından da anlaşıldığı gibi Çile’de yer alan şiirler fertten cemiyete kadar uzanan birçok meseleyi kapsamaktadır. Ancak esere hâkim olan tavır, daha çok şairin kendi “ben”i ile olan mücadelesi veya kaynağı meçhul bir korkudur.

Necip Fazıl, şiirlerinin ilk neşirlerinden çeşitli kitaplarına girmelerine kadar pek çoğunda birçok defa başlıkları, kıta düzenlerini, ithafları ve kelimeleri değiştiren nâdir şairlerdendir. Sonsuzluk Kervanı’ndan itibaren bir araya topladığı şiirlerini değişik başlıklar altında gruplandırmıştır. Bu gruplandırmada da zaman zaman değişiklikler görülmektedir. Çile’nin son baskılarında on dört ana başlık vardır. Bunlar sırayla “Allah, İnsan, Ölüm, Şehir, Tabiat, Kadın, Korku, Dâüssıla, Ukde, Hafakan, Dekor, Tecrit, Kahramanlar, Dava ve Cemiyet” adlarını taşımaktadır. Eylül 1992’de 19. baskısı yapılan Çile’nin son bölümüne “Poetika -İdeolocya Örgüsü’nün Şiir ve Sanat Bölümü-” başlığını taşıyan bir yazı, şairin on bir maddelik “Vasiyet”i, “Yayınevinin Eki” olan fotoğraf ve el yazısı örnekleri konulmuştur.

BİBLİYOGRAFYA:

Necip Fazıl Kısakürek, Çile, İstanbul 1962; Çetin Süngü, Necip Fazıl Kısakürek’in Çile Adlı Şiir Kitabının Sistematik Lugatı (lisans tezi, 1965), İÜ Ed.Fak. Genel Kitaplık; Muhsin İlyas Subaşı, “Çile’nin Kronolojisi”, Suffe Kültür ve Sanat Yıllığı, İstanbul 1984, s. 187-194; İbrahim Kavaz, Necip Fazıl’ın Şiirlerindeki Değişmelerin İncelenmesi (yüksek lisans tezi, 1985), Elazığ Fırat Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi; Hasan Çebi, Bütün Yönleriyle Necip Fazıl Kısakürek’in Şiiri, Ankara 1987; M. Orhan Okay, Necip Fazıl Kısakürek, Ankara 1987, s. 8, 2056; a.mlf., “Senfonyadan Çileye”, Dergâh, I/5, İstanbul 1990, s. 14-15; I/6 (1990), s. 9-10; I/7 (1990), s. 10-11; a.mlf., “Çile”, TDEA, II, 148-149; a.mlf., “Kısakürek, Necip Fazıl”, a.e., V, 331.

M. Orhan Okay