BENTEM

Cava adasının kuzeybatısında eski bir İslâm devleti ve devletin merkezi olan şehir.

Önceleri Bentem, Cava adasının iç bölgesinde hüküm süren Hindû-Budist Pajajaran Devleti’ne bağlı bir idareci tarafından yönetiliyordu. Bu durum, Cava’nın kuzey sahillerinde bulunan Demak İslâm Devleti’ne bağlı bir asker ve yönetici olan Sunan Gunung Jati’nin (ö. 1552) Batı Cava’da ticarî ve stratejik bir merkez kurmak için harekete geçmesine kadar devam etti. Şeyh İbn Mevlânâ diye de tanınan Jati 1522’de Bentem’den Pajajaran Devleti’nin yöneticisini kovarak bölgeyi ele geçirdi. Onun ölümüne kadar Bentem Demak Sultanlığı’na bağlı kaldı. Ardından tahta geçen oğlu Hassanüddin (1552-1570) Demak Sultanlığı’ndan ayrılarak Bentem’i bağımsız bir devlet haline getirdi. Hassanüddin zamanında Bentem’in sınırları, Güney Sumatra’da kara biber üretiminin yapıldığı Lumbang bölgesine kadar genişledi. Bundan dolayı Bentem şehri bir kara biber deposu haline geldi ve Cava adasının ihracat limanlarından biri oldu. Bentem’in ikinci hükümdarı Pangeran Yûsuf (1570-1580) Pajajaran’ı ele geçirip Cava’daki son Hindû-Budist devletini yıktı ve ülkesinin sınırlarını daha da genişletti. Bu devletin ortadan kalkmasıyla İslâmiyet Cava’nın iç bölgelerine kadar yayıldı.

1511’de Malaka’nın, Portekizliler tarafından alınmasından sonra Asyalılar için ticarî önemini yitirmesi üzerine Bentem başlıca ticaret merkezi haline geldi. Bu durum Avrupalı sömürgeci devletlerin dikkatini çekti ve ülke önce Portekizliler, ardından Hollandalılar tarafından işgal edilmek istendi. Karşılarında güçlü bir devlet ve baharatla diğer mahallî mahsullerin satıldığı zengin bir pazar bulan Hollandalılar, 1603’te burada Vereenigde Oast Indische Compagnie’nin ilk dâimî ticaret merkezini açtılar. 1619’da Cava adasında Bataia (Cakarta) şehrini kuran Hollandalılar buradan bütün adayı hâkimiyetleri altına almaya teşebbüs edince Bentem Devleti onlara karşı ciddi şekilde direnmeye başladı. Bu yüzden Vereenigde Oast Indische Compagnie ile aralarında 1633-1639’da bir dizi çatışma meydana geldi; 1645’te de ilişkileri düzenlemek için bir antlaşma imzalandı. Bu antlaşmayı imzalayan Pangeran Ratu (Ebü’l-Mefâhir Mahmud Abdülkadir, 1596-1651), 1638’de hac için gittiği Mekke’de Osmanlı Devleti’nden resmen “sultan” unvanını taşıma izni aldı; böylece Ratu Cava’da bu unvanı kullanan ilk yönetici oldu.

Ratu’dan sonra başa geçen Ebü’l-Feth Agung (1651-1683), 1656’da Hollandalılar’la tekrar bir çatışmaya girdiyse de


1659’da yeni bir barış yaptı. Sultan Ebü’l-Feth Agung döneminde Bentem Devleti altın çağını yaşadı. Agung Osmanlılar’ın idaresinde bulunan Mekke ile devamlı temas halinde idi. Ülkesini Hollandalılar’a karşı koruyabilmek için güçlü bir donanma kurdu. Diğer İslâm devletleriyle sıkı ticarî ilişkilere girdi ve böylece Hollanda’nın bölgedeki hâkimiyetini tehdit etmeye başladı. Agung’un bir planı da Osmanlı Devleti ve İngiltere ile bir pakt kurup Hollanda’ya karşı daha aktif bir tavır almaktı. Ancak bütün planlar oğlu Prens Hacı ile arasında çıkan anlaşmazlık sebebiyle bozuldu. Saray, bu anlaşmazlıkta Hollanda’nın desteğini sağlamaya çalışan Prens Hacı’nın baş kaldırmasıyla (1682-1687) ikiye ayrıldı. Agung bu durum karşısında ülkeyi terketti ve oğlu Prens Hacı sultan oldu. Ancak babasına karşı verdiği mücadele sırasında kendilerinden yardım istemesini fırsat bilen Hollandalılar Bentem Sultanlığı’nı kendi idarelerine bağladılar (1682). Bentem Sultanlığı bundan sonra uzun bir müddet Hollanda hâkimiyetinde kaldı. XVIII. yüzyılın ortalarında Sultan Zeynel Arifin (1733-1748), bir saray entrikası sonunda karısı Ratu Şerife ile iş birliği yapan Hollandalılar tarafından tutuklanıp sürgüne gönderildi. Fakat arkasından Ratu Şerife yönetimine karşı huzursuzluklar baş gösterdi ve 1750’de bir din âliminin başlattığı ayaklanma, ancak Hollandalılar tarafından Ratu Şerife’nin yönetimden uzaklaştırılmasıyla bastırılabildi. Ülkeyi 1813’te İngilizler ele geçirdilerse de 1816’da tekrar Hollanda’ya verdiler. 1836’dan itibaren Hollanda sömürgeciliğine karşı birçok ayaklanma meydana geldi. 1840 ayaklanmasının ardından son Bentem sultanını kovan Hollandalılar, ülkeyi doğrudan yönettikleri bir sömürge haline getirdiler (1843). II. Dünya Savaşı’nda Japon işgaline kadar Hollandalılar’ın sömürgesi olan Bentem, Japonlar’ın çekilmesinden sonra (1945) bağımsızlığını ilân eden Endonezya’nın sınırları içinde kaldı.

Cakarta’nın rekabeti karşısında gittikçe önemini kaybeden Bentem, bugün Batı Cava eyaletinde küçük bir yerleşim merkezidir. XVIII. yüzyılın sonlarına doğru alüvyonlarla dolmaya başlamış olan limanı bugün şehir merkezinden birkaç kilometre uzaktadır.

Bentem’de halen harabe halinde bulunan birkaç mimari esere rastlanır. İlk Bentem hükümdarı Hassanüddin zamanında inşa edilen iki cami ile yine aynı döneme ait Beyaz Minare ve 1680’de yapılmış olan Bakuwanan Sarayı bunların en önemlileridir.

BİBLİYOGRAFYA:

İkhtisar Keadaan Politik Hindia-Belanda Tahun 1839-1848 (ed. S. Kartodirdjo), Jakarta 1973, s. XV-XVI; Şahid Hüseyn Rezaki, Endonisya, Lahor 1974, s. 54-55; L. E. Williams, South-East Asia A History, New York 1976, s. 74-76; Theodore G. Th. Pigeaud - H. J. De Graaf, Islamic States in Java, 1500-1700, The Hogue 1976, s. 12-13; Java (ed. P. Hutton), Singapore 1978, s. 133-136; J. D. Legge, Indonesia, Sydney 1980, s. 55, 74, 79, 83; M. C. Ricklefs, A History of Modern Indonesia, Hong Kong 1981, s. 27-28, 34-35, 75-76; D. G. E. Hall, A History of South-East Asia, London 1981, s. 231, 301, 325-330, 347-349; Eberhard, Uzak Doğu Tarihi, s. 325, 328; History of India, VII, 9, 70, 106, 110-111, 153-154; H. de Graaf, “Onsekizinci Yüzyıla Kadar Güneydoğu Asya’da İslâm” (trc. Hürrem Yılmaz), İslâm Tarihi Kültür ve Medeniyeti, İstanbul 1989, III, 35, 36, 40, 41; A. W. Nieuwenhuis, “Bantam”, İA, II, 304-306.

Rıza Kurtuluş