BEDÂİU’z-ZÜHÛR

بدائع الزهور

İbn İyâs’ın (ö. 930/1524) başlangıcından 928 (1522) yılı sonlarına kadar Mısır tarihini ihtiva eden eseri.

Tam adı BedaǿiǾu’z-zühûr fî vekāǿiǾi’d-dühûr’dur. 1493-1522 yılları arasında kaleme alınan eserde Mısır tarihinin başlıca olayları Sultan Kayıtbay’a kadar kısa, bu hükümdarın tahta çıkışından (1468) sonra ise daha geniş bir şekilde ele alınmaktadır. I. cildi iki bölüm olmak üzere beş ciltten oluşan BedâǿiǾu’z-zühûr’un I. cildinin ilk bölümünde müellif Mısır’la ilgili âyet ve


hadislere, çeşitli âlim ve şairlerin Mısır’a dair söz ve şiirlerine, ülkelerin coğrafî taksimi gibi konulara temas ettikten sonra sırasıyla eski Mısır, Hulefâ-yi Râşidîn, Emevîler, Abbâsîler, Tolunoğulları, İhşîdîler, Fâtımîler, Eyyûbîler ve 764’e (1363) kadar Memlük tarihinden bahseder. İkinci bölümde ise 15 Şâban 76415 Şâban 815 (30 Mayıs 1363-20 Kasım 1412) tarihleri arasındaki dönemi anlatır. Eserin II. cildi 815-872 (1412-1468), III. cildi 872-906 (1468-1501), IV. cildi 906-921 (1501-1515), V. cildi de 922-928 (1516-1522) yılları arasındaki olayları ihtiva eder.

İbn İyâs bazı tarihçiler gibi yalnız vak‘aları nakletmekle kalmamış, bir kısım olayların yorumunu da yapmış, eserin bilhassa kendi devrine ait kısımlarında daha ayrıntılı bilgiler vermiştir. Bunlar arasında azil ve vefat haberleri, idarî nizamlar, içtimaî durumlar, dinî ve gayri dinî bayramlarla oyun ve av eğlenceleri, Nil’in yükselme ve alçalma zamanları, ay ve güneş tutulmaları, rüzgâr ve yağmurla ilgili meteorolojik bilgilerle âlim, edip, şair, tarihçi ve ileri gelenlerin biyografileri, mescid, zâviye, türbe gibi tesisler, fiyatlar ve meskûkât*la ilgili bilgiler eserin başlıca konularını teşkil etmektedir.

Eserin dikkati çeken yönlerinden biri, son cüzde, Yavuz Sultan Selim’in Mısır dönüşü Kahire’den İstanbul’a getirdiği 100 kadar Memlüklü bey, kadı, memur, mühendis, tâcir, usta ve sanatkârın isimlerini vermesi; diğeri ise Mısır’ın ilhakından sonra Osmanlılar’ın orada çeşitli sahalarda yaptığı değişikliklerden bahsetmesidir.

Bazı araştırmacılar, 922-928 yılları arası olaylarını ihtiva eden son cildin İbn İyâs’a ait olabileceğinden şüphe etmekte iseler de eserin üslûbu bir yana son cildin müellif nüshasının bulunması (Süleymaniye Ktp., Fâtih, nr. 4198-4199), bu husustaki şüpheleri tamamen ortadan kaldırmıştır.

Müellif eserinde Mes‘ûdî, İbn Asâkir, İbnü’l-Esîr, İbn Abdülhakem, Sayrafî, Zehebî, İbn Hacer, Safedî, Makrîzî, İbn Dokmak, Sehâvî, İbn Tagriberdî ve Aynî gibi tarihçilerin eserlerinden geniş ölçüde faydalanmıştır.

Özellikle son devrin siyasî ve askerî olaylarından başka Memlük Devleti’nin idarî, hukukî, iktisadî, mimari ve edebî durumlarıyla sanatları hakkında verdiği bilgiler bakımından gerçekten zengin bir muhtevaya sahip olan BedâǿiǾu’z-zühûr ilk defa Mısır’da yayımlanmış (Kahire 1301-1306; Bulak 1311-1312), daha sonra eserin son üç cildi Paul Kahle ve Muhammed Mustafa tarafından “Bibliotheca Islamica” serisi içinde 1931-1936 yılları arasında sıra gözetilmeden neşredilmiştir. Fakat Alman Müsteşrikler Cemiyeti’nin (Deutsche Morgenlandischen Gesellschaft) üstlenmiş olduğu bu neşre ait bütün kitapların cemiyetin Leipzig’deki mahzenlerinde II. Dünya Savaşı’nda yanması üzerine BedâǿuǾ’z-zühûr’un yeniden neşri gündeme gelmiştir. Bunun üzerine Muhammed Mustafa tarafından hazırlanan yeni tenkitli metnin son üç cildi (III-V) 1960-1963, ilk iki cildi ise (I/1, I/2, II) 1972-1975 yıllarında Kahire’de yayımlanmıştır. Muhammed Mustafa eserin bu neşrinde başta Süleymaniye Kütüphanesi’ndeki müellif nüshası olmak üzere Leiden, Paris, Viyana, Londra ve Tahran kütüphanelerinde bulunan nüshaları da gözden geçirmiştir. Hatta bununla da yetinmeyerek İbn İyâs’ın nakillerini ona kaynaklık eden müelliflerin eserleriyle de karşılaştırmış ve bunlara dipnotlarda işaret etmiştir.

BedâǿiǾu’z-zühûr’un bazı bölümleri İngilizce ve Fransızca’ya da çevrilerek yayımlanmıştır (bk. EI² [Fr.], III, 837).

BİBLİYOGRAFYA:

İbn İyâs, BedâǿiǾu’z-zühûr, I-V; Keşfü’z-zunûn, I, 229; F. Wüstenfeld, Die Geschichtschreiber der Araber und ihre Werke, Göttingen 1882, nr. 513; Serkîs, MuǾcem, s. 42-43; Brockelmann, GAL, II, 295; Suppl., II, 405 vd.; Muhammed Mustafa, “BedâǿiǾu’z-zühûr fî vakāǿiǾi’d-dühûr l’İbn İyâs”, Tİ, III, 249-270; M. Sobernheim, “İbn İyâs”, İA, V/2, s. 758-759; W. M. Brinner, “Ibn Iyas”, EI² (Fr.), III, 835-837.

Cevat İzgi