ACLÛNÎ, İsmâil b. Muhammed

إسماعيل بن محمد العجلوني

Ebü’l-Fidâ İsmâîl b. Muhammed b. Abdilhâdî el-Cerrâhî el-Aclûnî (ö. 1162/1749)

Yaşadığı devrin Şam muhaddisi.

1087’de (1676) Aclûn’da doğdu. Cerrâhî nisbesini, soyunun meşhur sahâbî Ebû Ubeyde b. Cerrâh’a ulaşmasından dolayı almıştır. İlk öğrenimini memleketinde tamamladıktan sonra on üç yaşlarında iken Şam’a giderek devrin ünlü âlimlerinden İslâmî ilimleri tahsil etti. 1707 yılında hilâfet merkezi olan İstanbul’a gitti. Bir sene sonra, Osmanlı Devleti tarafından Şam Emevî Camii müderrisliğine tayin edildi. Vefatına kadar kırk yılı aşkın bir müddetle bu vazifeyi yürüttü. Şâfiî fıkhı yanında şiire ve Arap gramerine de vukufu vardı. Silkü’d-dürer’de (I, 261-272) şiirlerinden çeşitli örnekler bulunmaktadır. Aclûnî Şam’da vefat etti.

Eserleri. 1. Keşfü’l-hafâ* ve müzîlü’l-ilbâs. Halk arasında yaygın olan hadislerin, hadis diye bilinen hikmetli sözlerin ve mevzû hadislerin alfabetik olarak yer aldığı eserde bu hadis ve sözlerin doğruluğuyla ilgili açıklamalar da vardır. 2. el-Feyzü’l-cârî. Yarım kalmış bir Sahîh-i Buhârî şerhidir. Daha önceki Buhârî şerhlerinin bir nevi özeti mahiyetinde olan eser, müellifin vefatı sebebiyle “Kitâbü’t-tefsîr”de kalmıştır. 3. İkdü’l-cevheri’s-semîn fî erbaîne hadîsen min ahâdîsi Seyyidi’l-mürselîn. Evâilü’l-Aclûnî ve el-ErbaǾûne’l-Aclûniyye diye de bilinen bu eser kırk ayrı kitaptan alınan kırk hadisi ihtiva etmektedir. Kahire’de basılan (1322) eserin başka birçok baskıları da vardır. Eserin Cemâleddin el-Kasımî tarafından yapılan el-Fazlü’l-mübîn alâ İkdi’l-cevheri’s-semîn adlı şerhini Âsım Behcet el-Beytâr neşretmiştir (Beyrut 1403/1983). 4. Hilyetü ehli’l-fazl. Hocalarının hal tercümelerini anlattığı bu eserin Süleymaniye Kütüphanesi’nde (Dârülmesnevi, nr. 63) altmış sekiz varaklık bir nüshası bulunmaktadır. 5. Şerhu’l-hadîsi’l-müselsel bi’d-Dımaşkıyyîn. 6. el-Fevâidü’d-derârî fî tercemeti’l-İmâm el-Buhârî. Eserin bir nüshası İskenderiye Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (bk. GAL, II, 399). 7. Şeze’r-ravzı’l-bedîi’l-müdrik fî ziyâreti’s-seyyide Zeyneb ve seydî Müdrik. İskenderiye Kütüphanesi’nde bir nüshası bulunan eserin (bk. GAL, II, 399) adı Hediyyetü’l-ârifîn’de Urfü’z-zerneb bi-tercemeti seydî Müdrik ve’s-seyyide Zeyneb şeklinde geçmektedir. 8. İstirşâdü’l-müsterşidîn li-fehmi’l-fethi’l-mübîn alâ şerhi’l-Erbaîn li’n-Nevevî. 9. Esne’l-vesâil bi-şerhi’ş-Şemâil. 10. Nasîhatü’l-ihvân fîmâ yetealleku bi-receb ve şabân ve ramazân.


Hediyyetü’l-ârifîn’de Aclûnî’nin bunlardan başka dokuz kitabının daha adı verilmektedir. Ayrıca İzâetü’l-bedreyn fî tercemeti’ş-şeyhayn adlı bir eserinden de söz edilmektedir.

BİBLİYOGRAFYA:

Murâdî, Silkü’d-dürer, Bulak 1301, I, 259-272; Abdülhay el-Kettânî, Fihrisü’l-fehâris, Fas 1347 → Beyrut 1402/1982, I, 98-100; Hediyyetü’l-ârifîn, I, 220-221; Brockelmann, GAL, II, 398-399; Suppl., II, 422; Ziriklî, el-Alâm, Kahire 1373-78/1954-59, I, 324; Kehhâle, MuǾcemü’l-müellifîn, Dımaşk 1376-80/1957-61 → Beyrut, ts. (Dâru İhyâi’t-türâsi’l-Arabî), II, 292; Hânî Subhî el-Amed, MuǾcemü’n-nâbihîn, Amman 1985, I, 265-266.

Ali Yardım